"لكنّا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• olsaydı
• olurduk
• çoktan
• şimdiye

Biz hepsini dinledik, eğer bağlantılı bir şey olsaydı, biz duyardık.
لقد استمعنا إليهم، لو كان هُناك أيّ شيءٍ عليهم، لكنّا سمعناه.

Hayır, sanmıyorum. Öyle olsaydı, kendi zamanımıza dönmüş olurduk.
لا أظن ذلك، وإلا، لكنّا قد عدنا إلى زمننا

Eğer Dünya güneşe bu kadar yakın olsaydı hepimiz ölürdük.
لو كان كوكب الأرض بهذا القرب للشمس لكنّا جميعاً في عداد الموتى

Mesela, eğer Wellington Waterloo Savaşından önce ölseydi hepimiz Fransız olurduk.
تخيل لو أن ويلنغتون مات قبل معركة ووترلوو لكنّا جميعاً فرنسيين.

Ayrıca, kaçtığımızı öğrenmiş olsalardı silah seslerini çoktan duymuş olurduk.
بالإضافة، لو عرفوا أننا هربنا، لكنّا سنسمع إطلاق نار بالفعل

Eğer maaşlarımız evlenmeye yetseydi... şimdiye kadar yüz kere evlenmiş olurdum.
إذا كان الراتب يكفي للزواج لكنّا قمنا بذلك لـ100 مرة

Eğer bir baskı işareti olsaydı, anlardık.
.. لو كانت هناك إشارة للتهديد لكنّا وجدناها..

Eğer olsaydı, biz de o kan alanlardan ya da toksinleri araştıranlardan biri olurduk.
لو كان لدينا فرصة لكنّا الأن نسحب الدم ونقوم بفحص السموم

Eğer daha fazla zamanımız olsaydı bunu annene söylemenin bir yolunu bulur ve nasıl baş edeceğine bakardık.
إن كان لدينا متّسعٌ من الوقت لكنّا استطعنا إيجاد طريقة لإخبار أمك ونرى إن كانت ستستطيع التعامل مع الموضوع

İçinde bir şey olsaydı bulurduk.
لو كان هناك شيء في داخلها، لكنّا وجدناه.

Eğer orada yıldızlar olsaydı, onları görürdük, değil mi?
ان كانت هنالك نجوم هناك, لكنّا نراهم, أليس كذلك؟

Çünkü annem seninle tanışmamış olsaydı hepimiz çok daha iyi olacaktık!
لأنّه لكنّا جميعاً بحال أفضل لو لم تلتقِ بكَ

Bilinç kaybı beyin hasarı oluşturmuş olsaydı bunu uzun zaman önce fark ederdik.
لو تسبب فقدان الوعي بضررٍ للدماغ لكنّا علمنا بذلك منذ وقت طويل

Parayı ödemiş olsaydı, şimdi evlerimizdeydik.
رئيسك لو قام بدفع الفدية لكنّا قد عدنا إلى منازلنا منذ وقتٍ طويل

Tanrıya şükür tanrıçalar yok. Öyle olsaydı başın büyük beladaydı.
من حسن الحظ ان الإلهات لا يتواجدن والا لكنّا في قرف عميق

Eğer gerçek bir köpek olsaydı onu öldürmüştük.
لو كان هذا كلباً حقيقياً لكنّا قد تسببنا بمقتله بالفعل

Ben çocukken geri gelmemiş olsaydın ve her şey değişmemiş olsaydı onunla ben bir araya gelecektik.
لو لم ترجع عندما كنت لا أزال صبى ... لكان كل شيء تغيّر لكنّا أنا وهي معاً ...

Bak, Dexter'dan başkası söz konusu olsaydı en azından dedektifler gibi düşünecektik.
اسمعي، لو كان شخصاً آخر غير (ديكستر)، لكنّا على الأقلّ نفكّر كالمحقّقين

Kendisi bir araba tasarimcisi olsaydi, Hih, bizler birer tane kullniyor olurduk.
لو كان مصمم سيارات لكنّا جميعاً نقود احدى تصاميمه

İzlerini doğru dürüst arasaydınız onlara çoktan yetişirdik.
إذا كنتم يا رفاق أفضل في التتبّعِ، لكنّا وجدناهم سلفًا.

- Doğru diyor. Yani bir nebze bile işbirliği yapsa... - ...şimdiye çoktan tüymüştük!
صحيح، فلو كانت متعاونة على الأقلّ لكنّا قد رحلنا الآن