Ama eminim sana bunun nasıl başladığını söylememiştir Rita'nın harika oyunu... | Open Subtitles | لكن أراهن إنها لم تخبرك كيف بدأ هذا ضربتها العبقرية الصغيرة |
Ama eminim ki bir yerlerde o da aynı şeyi düşünmüştü. | Open Subtitles | و لكن أراهن مجدداً أنه يفكر لكما فى الأفضل |
Ben aramadım, Ama eminim ki, korkutup kendini davet ettirmek için sen aramışsındır. | Open Subtitles | عند منتصف الليل لم أفعل لكن أراهن بأنك فعلت |
Hayır, ama bahse varım objemizi göreceğim. | Open Subtitles | كلا، لكن أراهن على أني أرى القطعة الأثرية |
ama bahse varım, servis sağlayıcı bize bir IP adresi verebilir. | Open Subtitles | لكن أراهن بأنّنا يمكن أن نَحصل على مقدّم الخدمة ليُعطينا عنوان بروتوكول الإنترنت |
Ama bahse girerim ki, biz birlikteyken ki heyecan, onunlayken yoktur. | Open Subtitles | لكن أراهن أن ما بينكما لا يقارن بما فعلناه معاً |
Fakat eminim şimdi beni görse kızardı. | Open Subtitles | لكن أراهن لو رأتني الآن فسوف تغرب عني |
- Öyle olabilir Ama eminim ki ne istediğini ve nereye gideceğini bilen bir annesi olduğunu bilmek istiyordur. | Open Subtitles | حسنًا ، ربما لا لكن أراهن على أنهُ يريد المعرفة أن لديه أم تعرف ماذا تريد |
- Hatırlamıyorum Ama eminim çok iyidir. | Open Subtitles | أنا لا أتذكره, لكن أراهن أنه كان جيدا جدا. |
Ama eminim ki buradaydı, sonra gitti ve duvarları boyaman için seni burada bıraktı. | Open Subtitles | لكن أراهن أنه كان هنا ورحل جعلك تبقى وتدهن الجدران |
Ama eminim , kestiğin şu tatlı kızı , bir masa paylaşmaya ikna edebilirsin. | Open Subtitles | لكن أراهن أنك يمكن أن يكون هذه الفتاة جميلة منهم قمت بها في عيون لمشاركة الجدول. |
Ama eminim dijital olarak ucuz bir yolu vardır. | Open Subtitles | لكن أراهن أن هنالك طريقة أرخص لنقوم بذلك بشكلٍ إليكتروني |
Ama eminim onu da uydurmuştur. | Open Subtitles | لكن أراهن أنه زيف هذا بطريقة ما |
Ama eminim bir çok kız bunu sana söylemiştir, değil mi? | Open Subtitles | لكن أراهن أن كل الفتيات يقولون لك ذلك |
Tamam belki beni hatırlayamadın ama bahse varım bunu hatırlayacaksın. | Open Subtitles | , حسنا , أنت ربما لا تتذكرني لكن أراهن بإنك تتذكر هذا |
Öldüğümü duyduğunu biliyorum ama bahse varım ki buna sen de inanmadın. | Open Subtitles | تقصد إنّك سمعت إنني ميت، لكن أراهن لم تصدق هذا. |
ama bahse varım ki bir tane yapabiliriz. | Open Subtitles | . لكن أراهن بأننا يمكننا أن نصنع واحدا |
Emin değilim Ama bahse girerim, sürgün prens biliyordur. | Open Subtitles | لست متأكداً لكن أراهن أن الأمير المطرود يعرف |
Ama bahse girerim, bir yerlere dijital olarak gömülmüş gizli bir kapı vardır. | Open Subtitles | لكن أراهن أنه يوجد بوابّة مخفيّة مضمّنة رقميّاَ في مكان ما |
Bilmiyorum. Ama bahse girerim baş harfleri W ve P. | Open Subtitles | لا أعرف لكن أراهن أن الاحرف الاولى من إسمه و ؛ ب |
Fakat eminim şimdi beni görse kızardı. | Open Subtitles | لكن أراهن لو رأتني الآن فسوف تغرب عني |