"لكن الأخبار الجيدة هي" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Ama iyi haber şu
• Ama iyi tarafından bakarsan
• fakat iyi haber

Ama iyi haber şu ki fajların bir yere gittiği yok.
لكن الأخبار الجيدة هي أن العاثيات ما زالت هنا.

Bu tür bir rahatsızlık çok korkutucu olabilir, Ama iyi haber şu ki durumunun geçici olma olasılığı çok yüksek.
ذلك النوع من الاضطراب مخيف جدا لكن الأخبار الجيدة هي حالتك حالة عابرة

Ama iyi haber şu ki bu, ilişkimizi yepyeni bir seviyeye taşıdı.
..لكن الأخبار الجيدة هي لقد أخذ ذلك من علاقتنا إلى مرحلة جديدة تماماً

Ama iyi tarafından bakarsan, yalnız değilsin.
لكن الأخبار الجيدة هي أنك لست وحدك

fakat iyi haber, süreci geri çevirmenin bir yolunu bulduğumu düşünüyorum.
لكن الأخبار الجيدة هي أعتقد أني وجدت طريق لعكس العملية

Ama iyi haber şu ki, şu an buraya geliyor...
لكن الأخبار الجيدة هي أنها بطريقها إلى هنا

Ama iyi haber şu ki yaşlı bir kadını bir kovaya kusturmam gerek.
لكن الأخبار الجيدة هي أنني سأجعل عجوزاً تتقيأ في دلو

Ama iyi haber, şu anda buraya geliyor sen benim yerime onunla konuşacaksın.
لكن الأخبار الجيدة هي أنها بطريقها إلى هنا و أنت ستتكلم معها بالنيابة عني - لا -

- Hmm. - Ama iyi haber şu ki
لكن الأخبار الجيدة هي

Ama iyi haber şu ki, derinlerde bir yerde Adrian da bunu biliyor.
... لكن الأخبار الجيدة هي ... أنه في مرحلة أعمق أدريان ) سوف يعلم هذا أيضاً )

Sigara büyük bir etken fakat iyi haber şu ki, çoğu insan sigarayı bıraktı ya da hiç içmedi.
دَور التدخين كبير، لكن الأخبار الجيدة هي أن معظم الناس أقلعوا أو لا يدخنون إطلاقًا.

Çoktan kefaletle çıkmış fakat iyi haber şu;
حسناً ، لقد خرج بكفالة بالفعل لكن الأخبار الجيدة هي أنه يملك سواراً بكاحله