ويكيبيديا

    "لكن الخبر الجيد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ama iyi haber
        
    • İyi haberse
        
    • İyi haber ise
        
    • Ama iyi haberse
        
    Ama iyi haber şu ki, buzlanmadan önce muhtemelen 10 ile 100 yıl kadar zamanımız var -- o yüzden, şimdiden eldiven stoklamaya başlamayın. TED لكن الخبر الجيد أننا نحتاج ما يقارب من 10 أس 100 سنة قبل أن يبدأ التجمد الكبير لذا لا داعي لتجهيز قفازاتك من الآن.
    Ama iyi haber şu ki Bin Ladin'in tanımladığı manada küresel cihad neredeyse bitti. TED و لكن الخبر الجيد هو أن الجهاد العالمي كما عرفه بن لادن قد انتهى تقريباً،
    Ama iyi haber, tedavisi mümkün. Open Subtitles أجل، لكن الخبر الجيد هو انه قابل جداً للعلاج
    Ama iyi haberse bütün gece birbirimizin gözlerinin içine bakacağız. Open Subtitles لكن الخبر الجيد, اننا نستطيع أن نحدق ببعضنا طوال الليل
    İyi haber ise, size başka bir havayollarından yer bulduık. Open Subtitles لكن الخبر الجيد أننا نستطيع أن نجد
    Hiç bilmiyorum. Ama iyi haber şu ki... gizli bir silahımız var. Open Subtitles لا فكرة لدي لكن الخبر الجيد هو أننا نملك سلاحا سريا
    Sanırım sıkıntısından ülser olacak Ama iyi haber bir daha asla yapmayacak... Open Subtitles أظنه سيصاب بالقرحة لكن الخبر الجيد أنه لن يخيب ظنك
    - Evet. Ama iyi haber şu; kapalı ameliyat yapabiliriz. Open Subtitles لكن الخبر الجيد أن بإمكاننا تنفيذها مجهريا،
    Ama iyi haber B artı aldım yani artık klimanızı tamir etmem gerek. Open Subtitles لكن الخبر الجيد أني حصلت على تقدير جيد جدا لذا يفترض ان أستطيع إصلاح مكيفكم الآن
    Kulağa korkutucu geldiğini biliyorum, Ama iyi haber erken teşhis etmiş olmamız. Open Subtitles أعرف انه يبدو مخيفا لكن الخبر الجيد أننا وجدناه مبكرا
    Ama iyi haber şu ki olduğumuzdan daha uzakta olası yakalanma riskimiz daha az olacak. Open Subtitles لكن الخبر الجيد هو... أنه كلما إبتعدنا... كلما قلت إحتمالية القبض علينا
    - Ama iyi haber şu ki bir teorim var. Open Subtitles لكن الخبر الجيد هو أن لدي نظرية
    Tamam, pekala, gecemiz garip başlamış olabilir Ama iyi haber hala yemek rezervasyonumuz var ve kimse incinmedi. Open Subtitles - انا استطيع. حسنا, ربما كانت هذه بداية غريبة للليلة لكن الخبر الجيد
    Ama iyi haber: Tanığı buldum. Open Subtitles لكن الخبر الجيد انه لدي شاهد
    - Ama iyi haber su ki, 2 blok çapindaki kimsenin bundan haberi olmayacak. Open Subtitles - يا للهول ‫ - لكن الخبر الجيد
    Söylenene göre adı Burke, bir çeşit iblis ödül avcısı... Ama iyi haber, avını canlı tutuyor. Open Subtitles كما يبدو ، إسمه (بورك) إنهصائدجوائزالمشعوذين. لكن الخبر الجيد أن يمكنهأنيبقيفريسته.
    Ama iyi haber, seni sevmiş. Open Subtitles لكن الخبر الجيد انها أحببتك
    Ama iyi haber, Las Vegas'a ineceğiz! Open Subtitles (لكن الخبر الجيد أننا سنتوقف في مدينة (لاس فيغاس
    İyi haberse sabah buluştuğu adamın kimliğini öğrendim. Open Subtitles لكن الخبر الجيد هو أننا تحصلنا على هوية الشخص الذي إلتقت به صبيحة اليوم
    İyi haber ise, bütün para, kuruşu kuruşuna hayır işlerine gidecek. Open Subtitles صحيح, لكن الخبر الجيد هو الاموال ستذهب لمساعدة المحتاجين -كل بنس منها -ذلك خبر جيد
    Ama iyi haberse, simdi o aramayi yapmak icin ofis numarami kullanmalıydim. Open Subtitles و لكن الخبر الجيد . هو يتوجب عليّ أن أقوم بأدخال رقم مكتبي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد