Ama, madem ki birbirimize kaldık biraz eğlenmememiz için hiçbir sebep yok. | Open Subtitles | لكن بما أننا عالقين معاً، فليس هناك مانع من أن نمرح قليلاً. |
Ama madem çıkıyoruz, bilmen gerekir diye düşündüm sadece. | Open Subtitles | لكن بما أننا نتواعد، فكّرتُ أن من الضروري إخبارك |
Bir şeyler yanlış demek. Ama madem buradayız üssün intranetine erişimimiz var, yani... | Open Subtitles | و لكن بما أننا هنا الآن ، نملك صلاحية الدخول |
Ama madem nihayet bunları konuşuyoruz bilmen gerek. | Open Subtitles | لكن بما أننا نتحدث عن الموضوع أخيراً |
Yöntemlerini tasvip ettiğimden değil Ama madem geldin bari bu fırsattan yararlanalım. | Open Subtitles | لا تعجبني طريقته، لكن بما أننا هنا معا |
Ama madem mantıklı olanı konuşuyoruz benim hastalarımın evlilikleriyle ilgili yönlendirme yaptığımı niye ima ediyorsun? | Open Subtitles | ... لكن بما أننا نتكلم بعقلانية لماذا لا نناقش المعنى الضمني العام التي من شأنها أن أملي .. على مريضي |
Aslında sana sormak için vardiyamın bitmesini bekliyordum Ama madem konuşmaya başladık, bana biraz borç verebilirsin diye umuyordum... | Open Subtitles | في الواقع، كنت سأنتظر حتى تنتهي نوبتي لأقوم بسؤالك، لكن بما أننا نتحدث عنه الآن، كنت آمل ربما أنه يفترض بك أن تقرضني... |