Torrey nalbanta gitmek istiyorum, ama Joe tek başıma gitmememi söylüyor. | Open Subtitles | توري ، أريد ألذهاب إلى الحداد في البلدة لكن جو يحذر من ذهاب المرء بمفرده |
Evet, ama Joe evine yeni sinema sistemi kurdu. | Open Subtitles | صحيح .. لكن جو للتو انتهى من بناء المسرح المنزلي |
Hayır, tabi ki, ama Joe, Stewie kayıp. | Open Subtitles | لا ولا حتى جزء منه , لكن جو , ستوي مفقود |
Ama Jo bebekliğinden beri gerçek Danny'yi tanıyordu. | Open Subtitles | لكن جو تعرف داني, داني الحقيقي |
Ama Jo Laurie'ye asılmıştı. | Open Subtitles | لكن جو أحبت لوري. |
Ama Jo, şov yapıp geç saatlere kadar çalışıyor numarası yapmamı istiyor? | Open Subtitles | لكن (جو) تريدني أن أقدم عرضاً لها وأزعم أنني أعمل متأخراً؟ |
Ama,Joe biz yıllardır arkadaşız. | Open Subtitles | لكن جو .. نحن أصدقاء منذ سنوات |
Cale de iyi yandı ama Joe çok parlak yandı. | Open Subtitles | (كال) أحترق بشكل جيد، لكن (جو) من أحترق بشكل أفضل |
Lily o yaşları geçti ama Joe o şeye bayılıyor. | Open Subtitles | هي تجاوزت ذلك لكن جو يحب ذلك الامر |
Ömrü tükendi diyemeyiz ama Joe sürekli arıza çıkarttığını söylerdi. | Open Subtitles | لا يبدو الأمر أن المحرك سيتعطل غداً، لكن "جو" قال أنه يتحطّم مثل ابن عاهرة. |
(Kahkaha) Bu bir iltifat değildi, ama Joe bu gazete kupürünü lobiye astı ve bununla gurur duyuyordu. | TED | (ضحك) لم يقصدها بشكل مجامل، لكن (جو) وضعها في الردهة، وكان فخورًا بها. |
Bunu istemeye hakkım yok, biliyorum ama Joe Lee tüm paramızı o dövüşte harcadı. | Open Subtitles | أعرف أن لا حق لي بالطلب، لكن (جو لي) صرف كل ما بحوزتنا في تلك المصارعة |
Diğer bütün erkek çocukları içki içip aptallık yapmak isterlerdi ama Joe farklıydı. | Open Subtitles | والبقية كانوا يريدون الحصول على شراب أو التحامق لكن (جو) كان مختلفا |
ama Joe, sana söylemeyeceğimden emin olduğum şeyi söyleyeyim: | Open Subtitles | لكن (جو) سأقول لك شيئاً واحداً أنا متأكداً جداً أني لم أقل له "و هذا "أنا آسف يا طفل |
Ben daha çok hevesliydim ama Joe'da bana uydu. | Open Subtitles | قد أكون مهتمة بذلك أكثر لكن (جو) تماشى مع الأمر |
Ama Jo iyi iş çıkardı. Babası gurur duyardı. | Open Subtitles | لكن (جو) أحسنت العمل هناك أعتقد أن أباها لكان سيكون فخوراً |
Ama Jo, sov yapip geç saatlere kadar çalisiyor numarasi yapmami istiyor? | Open Subtitles | لكن (جو) تريدني أن أقدم عرضاً لها وأزعم أنني أعمل متأخراً؟ |
Alaric sınırı geçmiş. Ama Jo oradaymış ve onu kurtarmış. | Open Subtitles | (ألاريك) عبر الحدود، لكن (جو) كانت هناك وأنقذته. |