Buna saygı duyuyorum Ama bu benim ilk Şükran Günü'm-- | Open Subtitles | وأنا أحترم هذا لكن هذا هو أول عيد شكر لي |
Başına gelenler için gerçekten üzgünüm, Ama bu benim işim. | Open Subtitles | أنا آسفة حقا عمّا حدث لك. لكن هذا هو عملنا. |
Hiçbir yerde yazmıyor Ama bu olaylar bu şekilde yürür genelde. | Open Subtitles | ليس بأي مكان، لكن هذا هو الحال في كل مكان تقريبا |
Fakat bu, o zaman yapabildiğimizin en iyisiydi. | TED | لكن هذا هو أفضل ما كان بإمكاننا القيام به في ذلك الوقت. |
Tüm dünyada 17 fabrika var, Ama burası merkez depo. | Open Subtitles | سبعة عشر مصنعا في العالم لكن هذا هو المستودع المركزي |
Ama bu artık insanların senden bir şeyler istemeyeceğinin sesi. | Open Subtitles | لكن هذا هو صوت عدم اعتماد الاخرين عليك لفعل الاشياء |
Belki fazla yüzeysel bakıyorum Ama bu, geceleyin denizin resmi. | Open Subtitles | ربما أكون واقعية جداً لكن هذا هو البحر في الليل |
Bu kamuoyunda, savaşta özel şirketleri taşeron olarak kullanmayı isteyip istemediğimizle ilgili bir tartışma olduğundan değil, Ama bu gerçekleşti. | TED | هذا ليس لأننا اقمنا مناظرات على الملأ حول سواء أردنا إيكال أمر الحرب للشركات الخاصة أم لا، لكن هذا هو ما حدث. |
Bu bir fotoğrafın gözüken şekli Ama bu kırpıntı bir çizgenin görünüşü. | TED | هذا ما تبدو عليه الصور، لكن هذا هو شكل قصاصة فنية. |
Ama bu yüzden bu kadar iyi bir başkandı. | Open Subtitles | لكن هذا هو السبب في انه كان مثل هذا الرئيس جيد. |
Bu noktalar biraz kaşınacak, Ama bu da olabileceği en kötü şey. | Open Subtitles | هذه المناطق من الجلد ستصاب بحكة شديدة لكن هذا هو أسوأ ما فى الموضوع |
Seth, küçük zafer konuşmanı böldüğüm için üzgünüm Ama bu senin kırkıncı hesabın. | Open Subtitles | سيث أكره أن أهبط من معنوياتك بسبب نصرك الصغير لكن هذا هو حسابك الأربعين |
Ama bu senin kaderin olduğu için Bunu sana 10 dolara veririm. | Open Subtitles | لكن هذا هو قدرك، وأنا سأبيعها لك بـ 10 دولارات فقط |
Tanrı biliyor ya, ikiniz de bunu hak etmiyorsunuz. Ama bu son sezonumuz. | Open Subtitles | و يعلم الله أن ليس من أحدكم من يستحق ذلك و لكن هذا هو موسمنا الأخير |
Ama bu, aşkıma bir korkak değil de bir kahraman olduğumu kanıtlamam için tam olarak ihtiyaç duyduğum şey! | Open Subtitles | لكن هذا هو تماماًَ ما أحتاجه لأثبت إلى حبيبتي أنني بطلاً و لست جباناً |
Ama bu yüzden Eskiler beni sana yardım etmek için gönderdi. | Open Subtitles | لكن هذا هو السبب الذي جعل الشيوخ ترسلني إليكِ لمساعدتكِ. |
İyi denemeydi Ama bu bölümde senin bir şey söylemen gerekiyor. | Open Subtitles | هذه محاولة جيّدة، لكن هذا هو الجزء الذي تقول فيه شيئا، أتذكر؟ |
Fakat bu kızkardeşinizin cinayetini aydınlatmak için önemli, bayan. | Open Subtitles | لكن هذا هو أهم شيء لدينا يا آنسة لنعرف قاتل أختك |
Yani, evet, burası askeriye, Fakat bu gösteri grubu. | Open Subtitles | أقصد، نعم، هذا هو الجيش و لكن هذا هو القسم الترفيهي |
Birkaç yıl önce kulübeleri yıktılar, Ama burası istediğiniz yer. | Open Subtitles | لقد دمروا الحجرات منذ بضعة سنوات مضت لكن هذا هو المكان |
Biliyorum sürekli aynı şeyi söylüyorum ama öyle. | Open Subtitles | أعلم، أنّي أصر على الأمر، لكن هذا هو. |