Ama merak etme, hemen sana meşhur gümüş dolar kreplerimden hazırlıyorum. | Open Subtitles | لكن لا تقلق، أنا أعد لك بعضاً من فطائري الفضية المشهورة |
Bak, sadece sakin ol, ben de gidip sana çay getireyim. | Open Subtitles | انظر، فقط هدئ أعصابك وسوف أذهب لأحضر لك بعضاً من الشاي |
Evi özlemiş olduğunu düşündüm, ve sana portakal çiçeği şerbeti aldım. | Open Subtitles | اعتقدت أنك تفتقدين الوطن، لذا جلبت لك بعضاً من ماء الزهر |
Tatlım, sana bu kitaplardan bir kaç hikmet dolu söz edeceğim. | Open Subtitles | عزيزتي، هل لي أن أقدّم لك بعضاً من الحكمة الخالدة المختارة من هذه المجلدات؟ |
Babamın dolabından sana elbise çalayım mı? | Open Subtitles | هل تريد أن أسرق لك بعضاً من الملابس من خزانه أبى؟ |
Önümüzdeki hafta sana tüm seti getireceğim tamam mı? | Open Subtitles | سأحضر لك بعضاً من مجموعتي في الأسبوع القادم, موافق؟ |
sana buzlu çay getireyim mi, ya da daha sert bir şeyler? | Open Subtitles | هل أحضر لك بعضاً من الشاي المثلج؟ أو ربما شيء مُسْكِر؟ |
Buradaki yemekler berbat. Ben de sana biraz bundan getirdim. | Open Subtitles | الطعام هنا سيء، لذا جلبتُ لك بعضاً من هذا |
Delhi'den biraz daha alıp bu çantayla sana gönderirim. | Open Subtitles | سأرسل لك بعضاً منها عندما أعود إلى دلهى في هذه الحقيبة |
sana ağaç kabuğu aldım ve bunu yiyeceksin. | Open Subtitles | لقد أحضرت لك بعضاً من لحاء الخشب وسوف تقوم بأكله |
Akıllı olan hareketin sana biraz zaman vermek olduğunu biliyorum ama seni görmem lazım ve ben... | Open Subtitles | أعرف أن الحركة الذكية هنا هي أن أترك لك بعضاً من المساحة و الوقت لكنني احتاج إلى رؤيتك و أنا |
sana biraz kahve yapayım ama sonra gitmelisin. | Open Subtitles | سأعدّ لك بعضاً من القهوة وبعدها عليك أن ترحل |
Muhtemelen sana uygun pijamada bulabilirim. | Open Subtitles | ربما يمكنني أن أجد لك بعضاً من ملابس النوم هنا أيضاً |
O zaman dönerken sana grip ilacı falan alırız. | Open Subtitles | يمكننا أن نبتاع لك بعضاً من بودرة الأطفال في طريق العودة |
- Doğum öncesi vitaminler için... sana bir reçete yazacağım. | Open Subtitles | سأكتب وصفة لك بعضاً من الفيتامينات قبل الولادة |
Pekala, daha sonra sana bir şeyler getiririm. | Open Subtitles | حسنا، سأحضر لك بعضاً منه فيما بعد |
sana sadece bir karşılık vermeye çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يريد أن يظهر لك بعضاً من العاطفة |
"Kim kahve istiyor?" "sana kahve ısmarlayayım" | Open Subtitles | "من الذي لديه قهوة؟ ، أبإمكاني أن أحضر لك بعضاً من القهوة؟" |
sana da getirmemi ister misin? | Open Subtitles | هل تريدني ان احضر لك بعضاً منه ؟ |
- sana biraz su getireyim mi? | Open Subtitles | هل لي أن أحضر لك بعضاً من الماء؟ |