ويكيبيديا

    "للإختيار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • seçim
        
    • seçme
        
    • seçmek
        
    • tercih
        
    • seçenek
        
    İkisi arasında bir seçim yapmak zorunda kalabileceğin bir gün gelebilir. Open Subtitles ربما سيأتى الوقت الذى سيتم الضغط عليك فيه للإختيار بين الأمرين
    Bence çocuklarımız sanat ve bilim arasında seçim yapmak zorunda kalmamalı. Open Subtitles لا أعتقد أن أطفالنا يجب أن يضطروا للإختيار بين الفن والعلم
    Doğruyla yanlış arasında seçim yapmak zorunda kalmamışsın. Open Subtitles لم تكوني مضطرة للإختيار بين الصواب والخطأ
    Borçlarınız sizi zincirlemişse seçme özgürlüğünüz yoktur. Open Subtitles وإذا أنت مقيد في الديّن أنت ما عندك حرية للإختيار
    Ben hep, bir bireyin seçme hakkını desteklediğimi söyledim, Open Subtitles لطالما ذكرت أنني أدعم الحرية الشخصية للفرد للإختيار
    Bir üniversite öğrencisini ya da korkunç görünümlü bir aylağı seçmek zorunda kaldım. Open Subtitles اضطررت للإختيار بين المتخرجة الجامعية والمتشرد المُفزع
    1973'ten beri yargıtay kadınların tercih hakkını görüyor. Open Subtitles وقد أيدت المحكمة العليا بحق المرأة للإختيار منذُ عام 1973
    Efendim, bildiğiniz gibi, Bu meselede başka seçenek görmüyorum. Open Subtitles سيدي كما تعلم، أنا لا أنظر لهذا الموضوع على أنه قابل للإختيار
    Bunu bir iyilik olarak düşün. Öldüğünde bir seçim yapmana gerek kalmayacak. Open Subtitles اعتبريني أسديكِ معروفًا، فحال موتكِ لن تضطرّي للإختيار.
    Bunu bir iyilik olarak düşün. Öldüğünde bir seçim yapmana gerek kalmayacak. Open Subtitles اعتبريني أسديكِ معروفًا فحال موتكِ لن تضطرّي للإختيار
    Kimse iflas etmek ve hayati tehlike oluşturan bir hastalık kapmak arasında bir seçim yapmasın diye herkes kapsamlı sağlık hizmetinden faydalanacak mı? Open Subtitles ماذا هل سيتمكن الجميع من الحصول على رعاية صحية شاملة فلن يضطر أحد للإختيار بين الإفلاس أو العلاج من مرض عضال ؟
    Eğer iki ülke arasında bir seçim yapmam gerekirse Open Subtitles لو أتى الأمر للإختيار بين الدولتان يومًا ما
    Ama onlar ve ben arasında seçim yapman gerektiğinde orada olmak istemiyorum. Open Subtitles لكن لا أريد أن أكون هناك عندما تُضطر للإختيار بيني وبينهما.
    Beni aramızda asla bir seçim yapmayacağını bilmek zorundayım. Open Subtitles يجب علي التأكد أنك لن تضعني في موقف للإختيار بينكم مرة أخرى
    Bundan sonra eğitilmiş sineklere şokla eşleştirilmiş koku olan tüple başka bir kokulu tüp arasında seçim yapma şansı verirseniz şokla eşleştirilmiş mavi kokulu tüpten uzak duracaktır. TED ثم أعطيت هذه الذبابات المدربة الفرصة للإختيار بين أنبوب الرائحة المترافق مع صدمة وأنبوب آخر ستجده يتجنب الأنبوب الذي يحوي رائحة مترافقة مع صدمة
    Endişelenme. Aslında seçme şansın yok. Hayır! Open Subtitles لا تقلقِ، بالحقيقة ليس هنالك مجال للإختيار
    Endişelenme. Aslında seçme şansın yok. Open Subtitles لا تقلقِ، بالحقيقة ليس هنالك مجال للإختيار.
    Yani tabii ki annenizin dediği o sonsuz şey tamam ama, demek istediğim, eğer seçme fırsatım olsaydı sanırım onunla daha çok ortak noktam var. Open Subtitles لا, بالطبع الأمور اللا منتهية التي تحدثت عنها والدتكم.. أعني إن أضطررت للإختيار
    Ve seçme hakkı fikri, kapital konuşur, seçim şansınız olur fikrinde, seçim seçme özgürlüğüne dayanır. Open Subtitles وهذه الفكرة من الإختيار التي يتحدث عنها الكابيتوليزم طوال الوقت "لديك أختيار" الإختيار يعتمد على الحرية للإختيار
    Ella ve başka bir anne görüşme panelinin bir parçası olmak istediler, uzmanların arasından onlarla kimin çalışacaklarını seçmek istediler. TED لذا طُلب من إيلّا ووالدة أخرى أن يكونا جزءًا من لجنة المقابلة، للإختيار من ضمن المحترفين الموجودين ومن المحتمل أن يعملوا معهم.
    Onun ikimizden birini seçmek zorunda kalmasını istemiyorum. Open Subtitles لا أريدها أن تضطر للإختيار بيننا
    Eğer benden, sen ve Emma arasında tercih yapmamı istiyorsan o zaman ben onu seçiyorum. Open Subtitles "إذا كنت تجبرني للإختيار بينك وبين "إيما فإني أختارها
    Bana en azından sana sunulan seçenek sunulmalıydı. Open Subtitles أقل ما يمكن عمله أن تتاح لي فرصة للإختيار مثلك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد