Umalım ki halen çalacak bir İmparatorluk gemisi kalmış olsun. | Open Subtitles | نأمل أنّه لا يزال هناك سفينة تابعة للإمبراطورية باقية لنسرقها. |
Roma İmparatorluk elçisi Komutan Ezio. | Open Subtitles | جنرال ازيو، سفير للإمبراطورية الرومانية. |
Hypatia, 355 yılında, o zaman Doğu Roma İmparatorluğu'nun Mısır eyaletinin bir parçası ve entelektüel bir merkez olan İskenderiye'de doğdu. | TED | لقد وُلدت هيباتيا خلال العام 355 في الإسكندرية، التي باتت جزءًا من الولاية المصرية الخاضعة للإمبراطورية الرومانية الشرقية، ومركز ثـِقَـل مَعرِفي. |
Burası Ravenna, Batı İmparatorluğu'nun yeni yerleşim yeri. | Open Subtitles | هذه هى رافينا، المقر الجديد للإمبراطورية الغربية. |
Ona göre, yaşam tarzın, kurdukları imparatorluğa karşı bir hakaret. | Open Subtitles | بالنسبة له الطريقة التي تعيش به هي اهانة للإمبراطورية التي هم قاموا بإنشائها |
Duvar'ın ötesi imparatorluğa devredilecek. | Open Subtitles | يجب تسليم كل الأراضي خارج السور للإمبراطورية |
Hıristiyanlık yakın zamanda imparatorluğun devlet dini haline gelmişti. | TED | وصارت المسيحيّة أخيرًا الدين الرسميّ للإمبراطورية. |
Mısır'a, Suriye'ye, imparatorluğun tüm Doğu yarısına diyeceksiniz ki... emirlerime karşı en ufak bir direnişle karşı karşıya kalırsam, onları imha ederim. | Open Subtitles | مصر و سوريا و النصف الشرقى للإمبراطورية بأكمله أنه إذا كان هناك أدنى مقاومة لقراراتى |
İmparatorluk için emsali görülmemiş bir aşağılama. | Open Subtitles | انها اهانه لم يسبق لها مثيل للإمبراطورية. |
Sultan Süleyman döneminde, tüm imparatorluk geneline hakim olacak tek bir yasal sistem yürürlüğe girdi. | Open Subtitles | تحت حكم سليمان النظام القانوني الموحد كان مطلوبا للإمبراطورية المترامية الأطراف |
Bu yüzden sana Japon İmparatorluk Ordusuna sadakatini sunman için ... bir şans veriyorum. | Open Subtitles | لذلك سأعطيك فرصة اخرى لتعطى ولائك للإمبراطورية اليابانية |
O İmparatorluk Ordusunun eğitmeni olmak istemiyor. | Open Subtitles | انه لا يريد ان يكون مدرب للإمبراطورية اليابانية |
Bu mezar İmparatorluk ailesinin sırrını saklar ve Çin'in kaderini taşır. | Open Subtitles | مخبئ في منطقة السهول الوسطى للإمبراطورية التنين. |
Aralarında imparatorluğu hala seven birileri kalmış olmalı. | Open Subtitles | ينبغى أن يكون هناك بعض الحب للإمبراطورية باق فى نفوسهم |
Ama İmparatorluğu hiç sevmez. Bundan emin olabilirsin. | Open Subtitles | و لكنه لا يكن حبا للإمبراطورية بكل تأكيد |
Görünmez İmparatorluğu'nun... liderlerinden biri olmaktan gurur duyuyorum. | Open Subtitles | للإمبراطورية الخفية لجماعة الكو كلوكس كلان |
Ben Kutsal Britanya İmparatorluğu'nun 11.Bölgesi'nin ikinci valisi Euphemia olarak, | Open Subtitles | أنا يوفيميا نائبة الحاكم العام للمنطقة التابعة للإمبراطورية البريطانية الحادي عشر |
Roma'nın elçisine veya imparatorluğa değil. | Open Subtitles | وليس إلى سفير روما، او للإمبراطورية. |
İmparatorluğa yaptığı muazzam yardıme teşekkür maaiyetinde V. Napolyon cesur Pizoni'yi Gizli Servis'in başkanı ilan etti. | Open Subtitles | بفضل مساهمتة الهائلة للإمبراطورية . "نابولين الخامس" عين "بيزوني" الشجاع رئيس لي خدماته السرية! |
Bu, imparatorluğun parçalanmasını engellemiştir. | Open Subtitles | وهذا ما منع أى تقسيم أو تجزءة للإمبراطورية الإسلامية |
Süleyman'ın baş mimarı, Sinan vizyonuyla, harika bir şekilde imparatorluğun mimarisini inşa etti. | Open Subtitles | كان أكبر مهندسى سليمان للعمارة سنان كان مثال للرجل الذى يدرك ببصيرة كيف يكون الإبداع فى بناء يكون ملكا للإمبراطورية |