Bu onları yakalamak için tek umudumuz planlarının sıradaki aşamasını oynamak. | Open Subtitles | إنه آملنا الوحيد للإمساك بهم أن نبلغ المرحلة التالية من خططهم |
Ve bu koşullarda onları yakalamak için çok geç kalmadık. | Open Subtitles | و نظرًا للظروف الراهنة الوقت ليس متأخر للإمساك بهم. |
İş onları yakalamak olduğunda polise güvenemezsin. | Open Subtitles | يُمكنك الرجوع للشرطة للإمساك بهم |
Merkez, onları yakalamak için her türlü tedbiri almamızı talep ediyor. | Open Subtitles | {\pos(195,220)}المركز يطالب باستخدام أي وسائل للإمساك بهم |
Kuş beyinliler bile cinayetleri zekice işlediği için yüzlerce tecrübeli polis zar zor yakalıyor onları. | Open Subtitles | عندما يرتكب البلهاء جرائم قتل بهذة الطريقة يتتطلب ذلك المئات من ضباط الشرطة للإمساك بهم |
Kuş beyinliler bile cinayetleri zekice işlediği için yüzlerce tecrübeli polis zar zor yakalıyor onları. | Open Subtitles | عندما يرتكب البلهاء جرائم قتل بهذة الطريقة يتتطلب ذلك المئات من ضباط الشرطة للإمساك بهم |
Tony, sen orada sadece onları yakalamak için olurdun. | Open Subtitles | (إذا كُنت فقط موجود للإمساك بهم يا (طوني |