Afrika Tasarım Merkezi'ne katılmak için başvurduğunda, mülakat telefonunun arka planındaki silah seslerini duyabiliyorduk. | TED | في الوقت الذي كان يقدم فيه للانضمام إلى مركز التصميم الافريقي، كان نسمع طلقات نارية في خلفية مكالمة مقابلته. |
15 sene önce devlete ait büyük bir İtalyan petrol şirketine katılmak için bir Amerikan yatırım bankasından ayrıldım. | TED | قبل 15 عامًا، تركتُ بنك الاستثمار الأمريكي للانضمام إلى شركة نفط إيطالية كبيرة، ومملوكة من قبل الولاية. |
Sizin için de bir sorun yoksa, gruba tekrardan katılmak için izin istiyorum. | Open Subtitles | إذا كان على ما يرام ، وأود حقا لنسأل إذن منك للانضمام إلى هذه المجموعة. |
Kötüydü. Kafatası Avcıları'na katılma talebim bir kez daha reddedildi. | Open Subtitles | ديزمل، لقدر رفضوا طلبي للانضمام إلى الصيادين عديمي الرؤوس ثانية |
Bu yargılamaya katılma konusunda Savcı Yardımcısının mutlak hakkı var. | Open Subtitles | ولكن حضرة النائبة لديها كل الحق للانضمام إلى هذه الإجراءات |
Sizi Cumhuriyet'e katılmaya ikna edebileceğimi umuyordum. | Open Subtitles | وكنت آمل في إقناع لك للانضمام إلى الكومنولث. |
Guardians'a katılmaya hazır mısınız? | Open Subtitles | كنت على استعداد للانضمام إلى الحراس |
Federallere katılmak için yeterince iyi olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | إذن فأنتَ تعلم أنّه يظنُّ أنّي مؤهّلةٌ .للانضمام إلى الفيدراليّين |
Gruba katılmak için, bir soyguna ihtiyacın var. | Open Subtitles | للانضمام إلى المجموعة، يجبُ أن تُقدّم شيئا مسروقاً كقربان |
15 milyon bağışık Amerikalı davamıza katılmak için bekliyor. | Open Subtitles | 15 مليون المحصنين الأمريكية، مجرد انتظار للانضمام إلى القضية. |
200 piyade er General Cope'un ordusuna katılmak için Dunbar'a gidiyor. | Open Subtitles | المشاة مئتين متوجهين إلى دنبار للانضمام إلى جيش الجنرال كوب |
Gerçekten orduya katılmak için sırada olacağımı mı sandın? | Open Subtitles | كنت تعتقد حقا أنني سوف تكون في خط للانضمام إلى الجيش؟ |
Gönüllülerden biri birkaç yıl önce kendi babam kalp krizinden fenalaştığında, babamı kurtarmak için olay yerine koşmuştu, o gönüllü Hatzallah'a katılmak için ilk eğitim alanlardan biriydi ve aynı zamanda Doğu Kudüs'ten gelen bir müslüman gönüllüydü. | TED | عندما أنهار والدي منذ بضع سنوات بسبب سكتة قلبية كان أحد أول المتطوعين الذي وصل لكي يحاول إنقاذ والدي أحد هؤلاء المتطوعين المسلمين من القدس الشرقية الذي كان في أول دورة أسست للانضمام إلى هاتزالة. |
Neredeyse, turneye tekrar katılma zamanı geldi. | Open Subtitles | يكاد يكون الوقت بالنسبة لي للانضمام إلى الدائرة. |
Onun için Kraliçenin işlerini yapmak için kardeşlerine ve kız kardeşlerine katılma zamanı. | Open Subtitles | وقته للانضمام إلى أشقائه وشقيقاته في القيام بعمل جيد للملكة. |
Bu NYPD voleybol takımına katılma başvurusu. | Open Subtitles | هذا هو تطبيق للانضمام إلى فريق الكرة اللينة شرطة نيويورك. |
Aile işlerine katılma zamanıydı. -Neyin var? | Open Subtitles | لقد حان الوقت للانضمام إلى عمل العائلة |
General, ben SG-1'e katılmaya geldim. | Open Subtitles | حضرة اللواء، جئت للانضمام إلى فريق (ب ن-1) |
Fransız işgaline karşı Kral John'a katılmaya ikna edeceğim. | Open Subtitles | بل للانضمام إلى الملك (جون) ضد الغزو الفرنسي |