Çünkü bir hiç uğruna oğlumun beysbol maçını kaçırırsam, çok sinirleneceğim. | Open Subtitles | لأنه لو جرت كل استعدادات فريقي للا شيء سوف أنزعج بشدة |
Nick'i bir hiç uğruna öldürdün. | Open Subtitles | لقد قتلتي نيك للا شيء |
Hiçbir şey için teşekkürler. Hadi, George, yukarı çıkalım. | Open Subtitles | شكرا للا شيء, هيا يا جورج دعنا نتوجه للشقة |
Baba, sen Hiçbir şey için tekerlekli sandalyeye düşmezsin. | Open Subtitles | الإنسان لا يجلس بالكرسي المتحرك للا شيء |
Bana boşu boşuna Harika Gizem demiyorlar. | Open Subtitles | ? إنهم لا يدعوني بالغامض المذهل للا شيء |
Kendimi boşu boşuna yıpratıyorum. | Open Subtitles | أنا حقاً أوصل نفسي إلى الجنون للا شيء |
Burada neler olduğunu küçümsemek istemem ama ... eğer öylece toplanıp gidersek, SG-7 ve tüm bu insanlar bir hiç için ölmüş olacaklar. | Open Subtitles | انا لا اريد تقليل شأن ما حدث هنا لكن اذا فقط وضبنا وذهبنا يكون فريق أس جي-7 وكل السكان قد ماتوا للا شيء |
Ama bunu bir hiç uğruna yapmadın. | Open Subtitles | لكنه لم يكن للا شيء |
Hem de bir hiç uğruna. | Open Subtitles | للا شيء |
Hiçbir şey için sağ ol! Aman ne itimat. | Open Subtitles | نعم حسنا شكرا للا شيء يا لك من منحطة |
"Hiçbir şey için teşekkürler!"i mi? | Open Subtitles | شكراً للا شيء"؟ |
Bir hiç için sana 100 milyon ödeyemeyiz. | Open Subtitles | نحن لم ندفع لكِ 100 مليون روبية للا شيء |
Eh, belki bir hiç için değildir. | Open Subtitles | حسناً ربما ليس للا شيء |