Bazen Tarek, Özgürlük Heykeli'ni işaret edip, havalara zıplıyor sanki New York'a ilk defa geliyormuşuz gibi. | Open Subtitles | أحيانا كان طارق يشير للتمثال ويقفز كما لو كنا نصل لنيويورك لأول مرة |
"Özgürlük ülkesine varış mı"? Heykeli mi göstereceğiz? | Open Subtitles | "الوصول إلى أرض الحرية؟ " تعرض للتمثال بهذا الشكل؟ |
Ne? Ama Quagmire, bu Özgürlük Heykeli'nin gerçek aya... | Open Subtitles | لكن كوايقماير هذه القدم الحقيقة للتمثال |
Şimdi heykele doğru ilerleyelim. | Open Subtitles | يجب علينا ان نباشر العمل ونذهب للتمثال |
Çünkü biz heykele hürmet etmedik. | Open Subtitles | لاننا لم نتضرع للتمثال |
Ne? Ama Quagmire, bu Özgürlük Heykeli'nin gerçek aya... | Open Subtitles | لكن كوايقماير هذه القدم الحقيقة للتمثال |
Muhtemelen katilin kıyafetlerindeydi ve Heykeli iterken ona bulaştırdı. | Open Subtitles | على الأرجح كان على ملابس القاتل ومن ثمّ انتقل للتمثال عندما دفعه. -ما هو؟ |
Hem Heykeli yakından görmüş olur hem de bottan inmemiş... | Open Subtitles | تحصل على منظر رائع للتمثال |
Heykeli değiştirmek zorunda kalmalarının sebebi buydu, değil mi? | Open Subtitles | ذلك سبب تبديلهما للتمثال |