ويكيبيديا

    "للتوتر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Stres
        
    • strese
        
    • Stresli
        
    • Gerginliğe
        
    Gülmek Stres arttıran kortizon, adrenalin ve dopamin gibi hormonların seviyesini düşürürken endorfin gibi ruh halini düzelten hormonların seviyesini yükseltir ve tansiyonu düşürür. TED والابتسام يساعدك في تقليل الهرمونات الناتجة عن للتوتر مثل الكورتزول والادرلينالين والدوبامين ويرفع الابتسام دفق هرمونات السعادة مثل الاندورفين ويقلل بصورة عامة ضغط الدم
    Bunun sebebinin, beynin ve bedenin Stres yanıt sistemi olan hipotalamus-hipofiz-adrenal aks ile ilgisi olmalı ki bu sistem 'savaş-ya da-kaç' tepkimizi yönetiyor. TED والسبب في هذا له علاقة بمحور الغدة النخامية، الغدة الكظرية وهو نظام الاستجابة للتوتر في الدماغ والجسم الذي يحكم تجاوبنا مع التهديدات والمشاكل
    Çocuklar, bu tekrarlanan Stres aktivasyonuna karşı özellikle hassastır, çünkü beyinleri ve bedenleri henüz gelişiyor. TED الأطفال حساسون بشكل ٍ خاص لهذا التنشيط المتكرر للتوتر لأن أدمغتهم وأجسامهم في طور التكوين
    Bu arı kovanına zararlıdır çünkü bağışıklık sistemlerini zayıflatır. Bu da strese girmelerini ve güçsüz düşmelerini kolaylaştırır. TED هذا سيؤدي لتدمير الخلية لأنه يضعف الجهاز المناعي لدى النحل ويجعلها أكثر حساسية للتوتر والأمراض
    İhmal eden annelerin yavrularında tam ters bir sonuç ortaya çıktı. Bu yüzden hayatları boyunca strese karşı daha hassas hale geldiler. TED في حين حصلت جراء الأمهات المهملة على نتائج معكوسة حيث أصبحت أكثر حساسية للتوتر خلال حياتها.
    Hayatınız daima Stresli anlarla dolu olacak. TED إن حياتك ستكون مليئة على الدوام بالمواقف المسببة للتوتر.
    Gerginliğe gerek yok. Sorun çıkmayacak. Open Subtitles لا داعٍ للتوتر سيكون كلّ شيء على مايرام
    Genetik özelliklerle birleştiğinde, kimliğini arayan bir erkek çocuğu için babasız büyümek bir Stres etkeni olabilir. Open Subtitles ان كان لديك اختلاط من المورثات و ابن نشأ بدون اب ليبحث عن هويته الخاصة ذلك قد يكون عاملا للتوتر
    Stres yapmana gerek yok. Ben sadece bu evrak işlerini halletmeye çalışıyorum. Open Subtitles لا حاجة بكِ للتوتر إنى أقوم بعمل من خلال الأوراق هنا
    Bu kaybın hayatındaki uzun dönem bir Stres etkisi oluşturduğunu düşünüyoruz Open Subtitles نظن ان تلك الخسارة مرتبطة لمسبب للتوتر موجود منذ فترة طويلة في حياته
    Kısa vadede, Stres yararlı olabilir ancak çok sık veya çok uzun süre maruz kalındığında sizin temel savaşma veya kaçış tepkiniz sadece beyninizi değil aynı zamanda bütün vücudunuzda yer alan diğer organları ve hücreleri de zarara uğratır. TED على المدى القصير، قد يكون للتوتر محاسنه، و لكن عند استخدامه بتكرار عالٍ أو لفترات طويلة، فإن الاستجابة البدائية للمواقف التي تهدد حياتك، لن تؤثر على عقلك فحسب، بل ستضر بالعديد من الأعضاء و الخلايا الأخرى في أنحاء جسمك.
    Besleyici annelerin yavruları strese karşı daha az hassas oldular, çünkü beyinleri kortizole bağlı olan ve Stres yanıtını azaltan daha fazla kortizol alıcısı geliştirdi. TED أصبحت جراء الأمهات التي تقدم الرعاية أقل حساسية للتوتر لأن أدمغتها طورت مستقبلات كورتيزول أكثر تلتصق بالكورتيزول وتمنع الاستجابة للتوتر.
    Değil mi? Travma sonrası Stres bozukluğuna neden olan şey aktif savaşlar veya doğal afetler ya da toplum şiddeti veya cinsel saldırı gibi şeylerdir ve strese maruz kalan herkes ruhsal bir bozukluk geliştirmez. TED صحيح؟ إنه توتر الصدمة مثل القتال النشط أو الكوارث الطبيعية أو العنف الأهلي أو الإعتداء الجنسي وهو ما يسبب اضطراب ما بعد الصدمة، وليس كل من يتعرض للتوتر يتطور معه الأمر لاضطراب المزاج.
    Stresi deneyimleme, dirençlilik, sonra geriye dönme ve depresyon geliştirmeme veya TSSB, Stres direnci olarak bilinmektedir ve insandan insana değişim gösterir. TED وهذه المقدرة على التعرض للتوتر والبقاء مرناً والعودة مجدداً وعدم تطور الأمر إلى اكتئاب أو اضطراب ما بعد الصدمة يعرف بمرونة الإجهاد، وهو شيء نسبي بين البشر.
    Olmaz, vermem. Stres hapı, beni çok strese soktuğun için kullanıyorum. Open Subtitles لا، لا، إنها للتوتر لأنك توتريني كثيراً
    İş hayatımdaki kişiler beni ciddi derecede strese sokuyor. Open Subtitles فالذين أتعامل معهم فى مجال عملى يدفعوننى للتوتر
    İş hayatımdaki kişiler beni ciddi derecede strese sokuyor. Open Subtitles فالذين أتعامل معهم فى مجال عملى يدفعوننى للتوتر
    Bir hemşire olarak iyi beslenme ve dinlenmenin strese iyi geldiğine defalarca kez şahit oldum. Open Subtitles كممرضة, رأيت العديد من المرات ان افضل دواء للتوتر هو الراحة والطعام الجيد
    Kurdeşen genellikle vücudun strese karşı gösterdiği reaksiyonlar sonucu oluşur. Open Subtitles حسنا , اللسعات غالباً سببها رد فعل الجسم للتوتر
    Kaç erkeğin boyun eğmeyi Stresli işlerinin çıkış noktası olarak gördüklerini anlatamam. Open Subtitles لا داع لأخبركم كم رجل يحتاج ليكون خاضعا كمتنفس من أعمالهم المثيرة للتوتر بشكل كبير
    Stresli bir işim var. Hayal bile edemezsin. Open Subtitles عملي مثير للتوتر بشكل لا تتخيله
    Ona Gerginliğe karşı ilaç da yazdım. Open Subtitles و وصفت لها دواء مضاد للتوتر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد