Ve veda nasihatim olarak, bunların seni aptal şeyler yapmaya ikna etmelerine izin vermeyi bırakmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تضع حدا لهم للتوقف عن التحدث عن الأشياء الغبية |
Şu an onun durumunu düşünmeyi bırakmalısın. | Open Subtitles | ستضطر للتوقف عن التفكير فى مصلحته الآن |
Görünüşe göre sigarayı bırakmak için yanlış hafta seçmişim. | Open Subtitles | يبدو انني اخترت الإسبوعَ الخاطئَ للتوقف عن التدخين. |
Anlaşılan bali koklamayı bırakmak için yanlış hafta seçtim. | Open Subtitles | يبدو باني اخترت الإسبوعَ الخطاء للتوقف عن شَمّ الصمغِ. |
Şahsen ben direnmeyi bırakıp kendi bütün ve gerçek kişiliğimle var olmaya hazırım. | TED | من ناحيتي، أنا مستعدة للتوقف عن المقاومة، وبدء أن أكون نفسي الحقيقية بشكل كامل. |
Bu konuda espri yapıyoruz ama adamlarımızı eğitmeyi bırakıp tekrar sahada çalışman için yalvarıp durduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك ستضحك لهذا و لكنني على وشك التوسل إليك للتوقف عن تدريب رجالنا و الطلب منك أن تعود إلى الميدان |
Bu aptal kostümü giymeyi bırakmanın zamanı gelmişti. | Open Subtitles | حان الوقت للتوقف عن ارتداء على الزّي السخيف. |
Her şey için pişmanlık duymaktan vazgeçmelisin. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة للتوقف عن الشعور بالذنب على كل شيء! |
Artık kendin için üzülmeyi bırakmalısın. | Open Subtitles | "حان الوقت للتوقف عن الأسى عن نفسك مازلت أنت الإشبين" |
Ahbap üçü seçmeyi bırakmalısın. | Open Subtitles | يارجل تحتاج للتوقف عن إلتقاط الثلاثة |
Baba, bir korkak gibi davranmayı bırakmalısın. | Open Subtitles | أبي تحاتج للتوقف عن التصرف بجبن |
Bütün sorunlar için beni suçlamayı bırakmalısın artık. | Open Subtitles | حان الوقت للتوقف عن لومي على كل مشاكلك. |
Kuru çekmek, içmeyi bırakmak için iyi bir yol değil. | Open Subtitles | تعاطي المخدرات ليس الطريقة للتوقف عن الشرب |
İçkiyi bırakmak için çok iyi bir gün seçmiş. | Open Subtitles | لقد أختار يوماً مناسباً للتوقف عن الشراب |
Kahve içmeyi bırakmak için berbat bir zaman seçmişim. | Open Subtitles | لقد إخترت توقيت سيء للغاية للتوقف عن تناول القهوة |
İçkiyi bırakmak için hangi ilaçları kullanıyorsun? | Open Subtitles | أيُّ علاج تأخذه للتوقف عن الشرب؟ |
Beni cezalandırmayı bırakıp tekrar güvenmenin vakti geldi. | Open Subtitles | أعتقد أنه حان الوقت للتوقف عن معاقبتي والبدء بالوثوق بي مجدداً. |
Kibarlığı bırakıp gerçekçi olmanın zamanı. | Open Subtitles | حان الوقت للتوقف عن الكون مهذبين ولنصبح جديّين. |
Sigarayı bırakmanın günü bugün değil. | Open Subtitles | ليس هذا هو اليوم المناسب للتوقف عن التدخين |
Suçunu yansıtacak yerler aramayı bırakmanın vakti geldi. | Open Subtitles | لقد حان الوقت للتوقف عن البحث عن أماكن لإسقاط ذنبك |
İnsanları memnun etmeye çalışmaktan vazgeçmelisin. | Open Subtitles | انتي في حاجه للتوقف عن تملق الآخرين |
- Ve sürekli "hayır" demekten vazgeçmelisin. | Open Subtitles | وأنت بحاجة للتوقف عن قول "لا" طوال الوقت |