ويكيبيديا

    "للحدود" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sınıra
        
    • sınırı
        
    • sınırına
        
    • sınır
        
    • çizgiyi
        
    • sınırdan
        
    • sınırın
        
    • sınırlarını
        
    • Limitleri
        
    • Sınırları
        
    sınıra ulaşmak bir günümüzü alır. Ama yeterli yakıtımız yok Open Subtitles وصولنا للحدود سياخذ اليوم بطوله ونحن لا نملك وقود كافي
    sınıra gidebilmemiz için orada depoları dolu arabalar olmasını istiyorum. Open Subtitles اريد هنالك سيارات مليئة بالبنزين حتى نستطيع الوصول للحدود جميعنا
    Öyleyse kamyonları bulup sınırı geçmeden durdurmak için üç saatimiz var. Open Subtitles حسناً، هذا يعطينا ثلاث ساعات لإيجاد الشاحنات ونوقفهم قبل الدخول للحدود
    Korkmanıza gerek yok, sınırı geçmemde bana lazımdınız Open Subtitles ايها الرجال لا داعي للخوف انتم فقط معي لايصالي للحدود
    Oradan da kısa yoldan doğuya giderek, kuzey sınırına geçebilirler. Open Subtitles ثم يمرون شرقا للحدود الجنوبيه 260 00: 26: 49,831
    Davayı almak için bu kadar sınır ötesi olması yeterli mi? Open Subtitles هل هذا يكفي لتكون جريمة عابرة للحدود ؟ لتطلب القضية ؟
    Bir zamanlar askerlerin sınıra götürdüğü altın yüklü bir araba varmış. Open Subtitles كانت هناك مرة عربة مليئة بالذهب كان الجنود يأخذونها للحدود
    sınıra ulaşmak için, üç saatimiz kaldığı kanısındayım, belki daha fazla. Open Subtitles لنصل للحدود, علينا أن نصلها فى ثلاث ساعات.
    sınıra doğru giderken daha önce kimsenin hayatımı kurtarmadığını... düşünmeden edemedim. Open Subtitles عندما كنت ذاهباً للحدود لم استطع أن اتوقف عن التفكير بأن لم يسبق لاأحد أن انقذ حياتي من قبل
    -Seni sınıra yetiştireceğim, ordan San Diego'ya gidersin Open Subtitles سأرافقك للحدود وأحد أصدقائي سيرأخذك إلى سان دييجو ويوصلك إلى مستشفى البحرية
    Ben pasaportumu bulup, sınıra doğru gitmeliyim. Open Subtitles ما يجب أن أفعله أن أجد جواز سفري وأرحل للحدود
    sınıra gelmeden önce bir camiye uğradık. Open Subtitles وقبل أن نصل للحدود ببرهة توقفنا قاصدين مسجدا
    Muhtemelen sınırı geçip iki farklı yerde çalışıyor. Open Subtitles لا وجود للجثث احتمال عبوره للحدود منطقتان مختلفتان تماما
    Kızını aldı ve sınırı geçecek. Open Subtitles تعرف، أنه يأخذ إبنته ليحصل على عبور للحدود.
    Çocuk sınırı geçerken güneşi gördüğünü söyledi. Open Subtitles ذاك الفتى قال أنه يذكر رؤيته للشمس عند عبوره للحدود
    Şef, bir araba çaldılar ve Hollanda sınırına doğru gidiyorlar. Open Subtitles يا رئيس , لقد سرقوا سيارة وهم متجهون للحدود الألمانية الآن.
    Başkan ayrıca, Meksika sınırına bin kişilik bir askeri birliği yerleştirmeyi planlıyor. Open Subtitles ويخطط لإرسال آلاف الجماعات للحدود المكسيكية
    İşi batırıp beni sınır Devriyesi'ne atatmana izin verecek değilim. Open Subtitles لن أدعكم تفسدوا هذه العملية و تجعلوا مني حارسا للحدود.
    Onca zamandır onu aldatmanın bir sakıncası yok ama kızınla yemek yemen çizgiyi aşmak oluyor, öyle mi? Open Subtitles طوال الفترة السابقة التي كنت تخونها ذلك لا بأس به , لكن تناول الطعام مع إبنتك هذا تجاوز للحدود
    Bilirsiniz işte, dürüst bir çizgide, yeni sınırdan gerçek hikayeler. Open Subtitles كما تعلمين قصص حقيقية للحدود الجديدة مباشرة من الخطوط
    Bomba, sınırın Meksika tarafından geldi. Open Subtitles لقد أتت هذه القنبلة من الجانب المكسيكى للحدود
    Bu kötü çocuk, Baxterlar San Miguel sınırlarını terk edene kadar misafirimiz olacak. Open Subtitles سنحتفظ بهذا الولد السيئ كضيف فقط حتى يغادر الباكستر سان ميجيل و يتجه للحدود
    Bak ahbap, yaşadığını hissetmenin tek yolu arada bir - Limitleri zorlamaktır, anlıyor musun? Open Subtitles يا رجل، الوسيلة الوحيدة للشعور بالحياة أن تدفع للحدود
    Biz de diyoruz ki, İnternet Sınırları ihlal eden bir teknolojidir. TED إذن نحن نفترض أن الإنترنت هي تقنية مخترقة للحدود.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد