ويكيبيديا

    "للحلوى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tatlı
        
    • şeker
        
    • tatlıya
        
    • şekerci
        
    • tatlılar
        
    • tatlıda
        
    tatlı için de süslü porselenleri kullanmanın hoş olacağını düşündük. Open Subtitles كنا نظن أنه قد يكون لطيفة لاستخدام الصين الهوى للحلوى أيضا.
    tatlı olarak da sana çikolatalı kek aldım. Open Subtitles و للحلوى ، أحظرت لك كعك الحلوى وأيس كريم كما تحبه
    Sponsor da Amerika'nın en sevdiği patlayan şeker Pop Rocks'tı. Open Subtitles والراعي كان المفضل لدى أمريكا ساليفا للحلوى: مقاذف من الحلوى.
    Şimdi bu küçük kutu size şeker bilinci kazandıracak. Open Subtitles هذا الصندوق الصغير يجعل لديك إدراك للحلوى
    tatlıya da yer ayır. Başka şeylerin arasını ayırmamada usta olduğunu duydum. Open Subtitles حافظي على مكان للحلوى فقد سمعت انك ممتازة في المُحافظة على نفسك
    Jackie, istemezsen tatlıya kalmak zorunda değilsin. -Biraz terbiye. Open Subtitles جاكي، عسل، أنت لا يَجِبُ أَنْ يَبْقى للحلوى إذا أنت لا تُريدُ إلى.
    Peter, masa 45 tatlı istiyor mu bir bak. Open Subtitles منضدتك ستكون جاهزة خلال دقائق اسعدي لاعلى و تحققي من ان الطاولة رقم 45 جاهظة للحلوى
    İlki temizlik içindi, ama ikincisi sadece tatlı ovalama hissi için. Open Subtitles المرة الأولى كَانتْ لتنظيف، لكن الثانيةَ الوقت فقط للحلوى التي تَلتقطُ إحساساً.
    Önce "cici" olanla başlayıp "yollu"yu tatlı olarak sona saklamak her zaman daha iyidir bence. Open Subtitles أعتقد أنه من الأفضل البدء في الفتاة اللطيفة تأجيل الفتاة العابسة للحلوى
    Sanırım tatlı için bize katılmadın. Open Subtitles حسناً، لا اعتقد انك هنا لتنظم إلينا للحلوى
    Yarın öğle yemeğinden sonra karavanıma uğra. tatlı için yer ayırmayı unutma. Open Subtitles تعال الى مقطورتي غداً بعد الغداء، وأبقِ مكاناً في معدتك للحلوى
    Şey, sanırım tatlı için de zamanımız var. Open Subtitles . حسناً أظن أنة هناك متسع من الوقت للحلوى -
    Birkaç penilik şeker, iki sentlik çivi. Open Subtitles قيمة قرش للحلوى سنتان لطلاء الاظافر، ربما
    şeker dükkânının yetişkin adamlar için olan versiyonu. Open Subtitles تلك هي نسخة البالغين لرغبة الأطفال بامتلاك متجرٍ للحلوى
    Ne yani... bıraksaydım da şeker kasesini canının istediği her yere koysa mıydı? Open Subtitles ماذا إذن؟ تظنين أنه كان علي أن أدعه يضع وعاءً للحلوى في أي مكان؟
    İki yıl önceki, sakalından şeker çıkan Aziz Pez şeker kutumu hatırladın mı? Open Subtitles هل تذكر اداة سانتا للحلوى التي حصلت عليها منذ سنتان التي تخرج الحلوى من لحيته؟
    Anladım, tamam. Konferans hırsızlar için şeker dükkanı gibi. Open Subtitles وصلتنا الفكرة ، المؤتمر مكان للحلوى بالنسبة للسارقين
    Umarım tatlıya yer bırakmışsınızdır. Open Subtitles آمل أن تكونوا قد وفرتم جميعًا مكانًا في معدتكم للحلوى
    Sana çubuk şeker getirmişler. tatlıya düşkün olduğunu biliyorlar. Open Subtitles أحضرت لك حلوى أعلم أن لديك حب للحلوى
    Her zaman. tatlıya geçmeden önce sizlere birkaç hediyem var. Open Subtitles قبل أن ننتقل للحلوى لدي بعض الهدايا هنا
    Bir şekerci dükkanın var. Burası dükkan. Open Subtitles أنت تديرين متجر للحلوى هذا هو متجر الحلوى
    Biraz önce az yedin, midende bu tatlılar için bir yer olmalı. Open Subtitles يبدو أنك أكلت في وقت سابق، يجب أن يكون هناك بعض المجال للحلوى .
    Evet ama şimdi Harcourt'la yemeğe Jack gidiyor ve tatlıda fikrin Jack'in olduğuna bahse girebilirsin. Open Subtitles لكن الآن وسوف يكون جاك غداء الملاعب الصلبة وتأكد من أن للحلوى هذه الفكرة هو كل من جاك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد