Bu sabah evden çıkmak için çok acele ettiğini söylüyorum, benden uzaklaşıp işe gelmek için acele ettiğini söylüyorum-- | Open Subtitles | ما قلته أنكِ كنتِ مستعجلة , للخروج من المنزل صباحاً . . مستعجلة للذهاب إلى العمل و الابتعاد عني |
Bu andan itibaren, bütün kapılar kilitliyken... kız evden çıkmak için... bir yol bulmaya çalışıyor. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا، بينما كل الأبواب موصدة تحاول الفتاة العثور على طريقة ما للخروج من المنزل |
Bana evden çıkmak için tek bir sebep söylesene. | Open Subtitles | -كلّا، ليس كذلك . أعطني سبباً مقنعاً للخروج من المنزل ؟ |
Sadece evden çıkmaya ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | فقط أحتاج للخروج من المنزل, تعلملين؟ |
evden çıkmaya ihtiyacın vardı. | Open Subtitles | كنت بحاجة للخروج من المنزل |
Cammie evden çıkmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت (كامي) أنها بحاجة للخروج من المنزل. |
Evden çıkmamız saatlerimizi alıyor. | Open Subtitles | انها تأخذ منا للابد للخروج من المنزل |
Evden çıkmamız için bizi uyaran oydu. Peki nereden biliyordu? | Open Subtitles | هو الذى حذرنا للخروج من المنزل. |
Ben de evden çıkmak istiyordum. | Open Subtitles | أنا كنت أتتوق للخروج من المنزل. |
evden çıkmak zorundaydım. | Open Subtitles | فاضطررت للخروج من المنزل |
evden çıkmak iyi gelir diye düşündüm. | Open Subtitles | لتر جيدة للخروج من المنزل. |
evden çıkmak iyi geldi. | Open Subtitles | ومن جيد للخروج من المنزل. |