| Bu yüzden kendisini korumak için silah aldı. | Open Subtitles | لذا حمل مُسدساً للدفاع عن نفسه. |
| Bu yüzden kendisini korumak için silah aldı. | Open Subtitles | لذا حمل مُسدساً للدفاع عن نفسه. |
| Bennett kendini savunmak için burada değil bir utançtır. | Open Subtitles | إنه لمن العار هو بينيت ليس هنا للدفاع عن نفسه. |
| kendini savunmak için bana verdiğinden daha fazla imkana sahip. | Open Subtitles | لديه فرصة للدفاع عن نفسه أفضل مني. |
| kendini savunmak için buraya gelmediyse... | Open Subtitles | أنت، إذا لم يكن هنا للدفاع عن نفسه |
| Belki de Darcy çantayı, kendini savunmak için kullanmadı. | Open Subtitles | ربما لم يكن (دارسي) يستخدمها للدفاع عن نفسه |
| kendini savunmak için burada değil. | Open Subtitles | إنّه ليس هنا للدفاع عن نفسه |
| Sanırım Larry yeni bir tüfekten falan bahsediyordu. kendini savunmak için almış. | Open Subtitles | لكن أعتقد أنّ (لاري) كان يتحدّث عن بندقيّة جديدة، قال أنّه اشتراها للدفاع عن نفسه. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 