Buralarda hep bir şeyler yapmak istemişti, turistler için kalacak yerler yeni bir araba, bankaya biraz para yatırmak gibi. | Open Subtitles | كان دائماً يريد عمل بعض التحسينات هنا بناء بعض الأكواخ للسائحين ، شراء سيارة جديدة وادخار بعض النقود في البنك |
Büyük babam, babam ve ben, kayığımızı turistler için kullandırdık, | Open Subtitles | جدي ، وأبي وأنا . نود أن نعرض ذلك للسائحين |
turistler için değil burası. | Open Subtitles | هذا ليس مكاناً للسائحين. |
Şey, turistler için satılan karıştırılmış bir versiyondan. | Open Subtitles | النوع المنتشر للسائحين فقط |
Bu, turistler içindir. | Open Subtitles | انها تصلح للسائحين |
Biz onları turistler için üretiriz. | Open Subtitles | نحن نصنعها للسائحين |
Onlar turistler için. | Open Subtitles | أنها للسائحين |