ويكيبيديا

    "للسينما" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sinemaya
        
    • filme
        
    • film
        
    • sinema
        
    • filmlere
        
    • Sineması
        
    • sinemada
        
    • sinemanın
        
    Şimdi yemeğe ve sinemaya gideceğiz ve sen de giyinmemi bekleyeceksin, tamam mı? Open Subtitles الآن، سنذهب للعشاء وبعدها للسينما وأنتِ ستنتظريني هنا بينما أغير ملابسي، حسناً ؟
    sinemaya gitmek veya kızarmış peynirli sandviç ve çikolatalı milkşeyk gibi. Open Subtitles مثل الذهاب للسينما او تناول سندويش بالجبنة المشوية مع الشوكلاتة المخفوقة
    Bakın, üzgünsünüz biliyorum ama sinemaya başka bir zaman gideriz. Open Subtitles إنظر, أعلم أنك منزعج, لكنني سأخذكم للسينما في وقت آخر.
    Kahvaltıyı bizimle yaptı şimdi de bizimle sinemaya mı gidecek? Open Subtitles وبعدها ذهبت للفطور معنا والان ستذهب للسينما معنا؟
    Bunu hergün yapıyoruz, roman okurken, televizyon seyrederken veya bir filme gittiğimizde. TED نقوم بذلك كل يوم، أثناء قراءة القصص، مشاهدة التلفاز، أو الذهاب للسينما.
    Bu, Los Angeles film Müzesi için yolladığım ürün. TED هذا هو بلدي ما قدمته متحف لوس انجليس للسينما.
    Durumu çok daha iyi. Ama ufaklığı yine sinemaya götürmemizi istiyor. Open Subtitles لكنها تريدنا أن نأخذ . جونيور للسينما ثانية
    Bu akşam sinemaya gitmeyi planlıyordum seninle arkadaşın da bu akşam ben ve arkadaşımla sinemaya gelmek ister misiniz diye merak etmiştim. Open Subtitles كنت أفكر بأخذك للسينما الليلة وكنت أتسائل إذا أنت وصديقتك يمكنكم رؤية فيلم الليلة معى ومع صديقى
    Hipodromdan uzak dur. sinemaya falan git. Sonra görüşürüz. Open Subtitles إبتعد عن الحلبة إذهب للسينما أو أى شيء , إلى اللقاء
    Aklıma sinemaya gittim demekten başka bir şey gelmedi. Sakinleş. Open Subtitles كل ما استطعت التفكير بقوله اني ذهبت للسينما
    Dışarı çıkalım. sinemaya gidelim. Open Subtitles هيا نخرج من هنا قليلاً تعال نذهب للسينما
    Hadi ama Tom' a söyle değişiklik olsun diye onu sinemaya götürebilir. Open Subtitles هيا .. أخبرى توم انه يستطيع ان يأخذها للسينما مره للتغير انه دوره على العموم
    Onu yemeğe, sinemaya götürüyordum, yani insanların bizi beraber görebileceği yerlere. Open Subtitles تعشينا معا ، ذهبنا للسينما حتى يرانا الجميع
    Dün gece sinemaya gitmişler. Daha sonra gören olmamış. Open Subtitles ذهبوا للسينما البارحة ولم يراهم أحد بعدها
    Yani belki de böyle her gün her gün sinemaya gitmek yerine ara sıra gitmeliyiz. Open Subtitles ربما علينا أن نقلل من الذهاب للسينما, فقط بين الحين والآخر.
    Gündüz vakti sinemaya gitmek konusundaki zaafımdan sana hiç bahsetmemeliydim. Open Subtitles لم يكن يجب أن أخبرك أن نقطة ضعفي هي الذهاب للسينما في النهار
    Ama neden tüm ailenin sinemaya gelmesini istediği açıklığa kavuşmadı. Open Subtitles لكنليسمن الواضحلماذاكانيريد.. أن تذهب كل العائلة للسينما
    Dürüst olmak gerekirse, sinemaya pek gitmem Bay Lipnick. Open Subtitles حسنا، لأكون صادقا، أنا لا أذهب للسينما كثيرا.
    filme gittiklerini, ele ele tutuştuklarını, aileleri ile tanıştıklarını falan mı sanıyorsun? Open Subtitles هل تظنين أنهم سيذهبون للسينما ؟ ويحتضنون الأيادي ، ويزور أهلها ؟
    Şehre gidip 3 film bir arada gösterimine gidecektik. Open Subtitles لقد كنا سنذهب للسينما فى المدينة و نشاهد ثلاث أفلام فى الطابور
    North Beach'te ufak bir sinema salonu bulduk. Open Subtitles وجدنا دار للسينما صغير فى الشاطئ الشمالى
    ayrıca seni böyle filmlere götürmüyorum. Open Subtitles بالإضافة لذلك، فلن أخذك للسينما بهذا الشكل.
    Yirmilerde Alman Sineması Araştırması. Open Subtitles دراسة للسينما الألمانيّة بالعشرينيات، والثاني اسمه
    Ben saat 9'da sinemada olmamız gerektiğini zannediyordum. Open Subtitles ظننت أنه من المفترض أن نذهب للسينما فى التاسعة
    sinemanın ilk senesine eşitiz. TED كما لو كنا في السنة الأولى للسينما.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد