- Seni küçük saksofoncu! - Bu kadar yeter. Tanık gidebilir. | Open Subtitles | ــ أيها الحقير ــ هذا يكفى , إنصراف للشاهد |
Ebedi orman sözüne karşı beni Tanık'a yem ettiniz. | Open Subtitles | ..أنت أعطيتني كلُقمة للشاهد ووعده بغابة بلا زمن |
Sonra Tanığa bir kaç dolar verip gitmiş. | Open Subtitles | بعدها، دفع للشاهد بضعة دولارات ثمّ مضى بطريقه |
Tanığa bir kaç fotoğraf gösterdiğimde, kovboyu tanıdı yani seni. | Open Subtitles | ، حينما أريت للشاهد بعض الصور .. تعرف على راعي البقر . بأنّه أنت |
Jüri, tanığın ifadesindeki son cümleyi dikkate almayacak. | Open Subtitles | هيئة المحلفين سوف تتجاهل البيان الأخير للشاهد |
Jüri, tanığın ifadesindeki son cümleyi dikkate almayacak. | Open Subtitles | هيئة المحلفين سوف تتجاهل البيان الأخير للشاهد |
Tanıkla ilgili tek bilgi nerede olduğu ve ne yaptığı. | Open Subtitles | ...أنه الأثر الوحيد للشاهد أين كان، ماذا فعل |
- Avukat tanığı yönlendiriyor. - Red edildi. | Open Subtitles | المحامى يوحى للشاهد بالإجابات الاعتراض مقبول |
Tanık soruya cevap verebilir. | Open Subtitles | يمكن للشاهد الأجابة على هذا السؤال |
-Reddedildi. Tanık soruya cevap verebilir. | Open Subtitles | يمكن للشاهد الاجابه على هذا السؤال |
Tanık cevap verebilir. | Open Subtitles | إنها لم تسأله كخبير,يمكن للشاهد أن يجيب |
Çünkü reddedildi. Tanık cevaplayabilir. | Open Subtitles | لأنه مرفوض يمكن للشاهد أن يجيب |
Tanık, feminist lideri gösterebilir mi? | Open Subtitles | هل يمكن للشاهد ان يتعرف على القائدة؟ |
Ama Tanık isterse soruyu yanıtlayabilir. | Open Subtitles | ولكن يمكن للشاهد الاجابة على السؤال. |
Tanığa sormak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك سؤال أود أن أُوجهه للشاهد |
Bu Tanığa daha fazla ihtiyacımız kalmadı. | Open Subtitles | لا يوجد لدينا أسئلة أخرى للشاهد |
Tanığa saygısızlık etmek istemem ama söylediklerine inanmıyorum. | Open Subtitles | مع كامل الاحترام للشاهد لكني لا أصدقه |
Tanığa tekrar soru sormak istiyorum. | Open Subtitles | أطالب بسؤال للشاهد |
tanığın ifadesini okumasına izin verileceği söylenmişti. | Open Subtitles | لقد أُخبرنا بأنه سيسمح للشاهد أن يقرأ البيان |
Senin parmaklıklar arkasında kalmanı sağlayacak tanığın bir arkadaşıyım. | Open Subtitles | انا صديق للشاهد الذى كان على بعد خطوات ليبقيك خلف القضبان. |
tanığın cevaplamasına izin verilmeli ve avukat bunun bir varsayım olduğunu biliyor. | Open Subtitles | ينبغي أن يسمح للشاهد بالإجابة ويعرف المحامي هذا حدس |
- Tanıkla akraba mı? | Open Subtitles | هل يمت بصلة قرابة للشاهد ؟ |
Süpheli ve görgü tanığı gibi sevimsiz olmaya başladı. | Open Subtitles | كنت غير متعاطفة للشاهد والمشبته به على حد سواء |
Tank cevap verebilir. | Open Subtitles | يمكن للشاهد ان يُجيبُ. |
Devletin baş tanığına karşı... sadece acıma hissi duyuyorum. | Open Subtitles | ليس لدى شىء غير الشقفة .... فى قلبى للشاهد الرئيسي للإتهام |