Memur Rivera'ya yaptıkları yüzünden... tecritteki gardiyanlar onu aç bırakıyorlar. | Open Subtitles | بسببِ ما فَعلهُ للضابط رفيرا الضُباط في الانفرادي يُحاولونَ تَجويعَهُ |
Polislere ait bir mezarlıkta Memur Glenn Tunney'nin mezarıyla karşılaştık. | Open Subtitles | في هذه المقبرة الخاصة برجال الشرطة نرى هذا القبر للضابط غلين توني |
Şimdi, bu listeyi görevli memura vereceğim, ve ikiniz de Memur Van Doren'in bütün sorularını cevaplayacaksınız. | Open Subtitles | الآن, سأعطي هذه اللائحة للضابط المسؤول وكلاكما ستجيبان على أسئلة الضابط فان دورين هل تفهمان؟ |
Beni tutuklayan memura saygılarımı sunmak için geldim. | Open Subtitles | أن أقدِّم احترامي للضابط الذي ألقى القبض عليّ؟ |
Bütün bunların Astsubay Curtin ile ne ilgisi var? | Open Subtitles | ما الذي يفعله أيا من ذلك للضابط كورتين؟ |
Aslına bakılırsa bir Kurmay Subay Ludendorff'a bu operasyonun amacının ne olduğunu sormaya cesaret etti. | Open Subtitles | في الحقيقة حدثت مشكلة للضابط الركن "الذي تجاسر وسأل "لودندورف ما الهدف التى تسعى لتحقيقة العملية ؟ |
Söyleyin, albay sizce de bir subayın başlıca görevi, emir vermek değil midir? | Open Subtitles | هل توافق أو لا توافق على أن الوظيفة الأولى للضابط هى القيادة |
Gerçek küçük tahliye memuruna ne oldu peki? | Open Subtitles | وماذا حدث للضابط الصغير المسؤول عن تحت المراقبة اصلا؟ |
Anlıyorum efendim, ve de söylemek isterim ki kesinlikle niyetim Memur Şeriat'a saygısızlık etmek değil, sadece eski başkanımızın da bir savaş gazisi olduğunu belirtmek isterim. | Open Subtitles | أفهم ذلك و لا أقصد للضابط شيريا أي ازدراء عندما أقترح هذا . إن رئيسنا السابق كان محارباً أيضاً |
Saatteki kan size veya Memur Cofield'a değil bir kadına ait. | Open Subtitles | الدم على الساعة ليس لك " ولا للضابط " كوفيلد إنه أنثوي |
Bu da silahın Memur Davis'e yöneltilmiş olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | لابد أنه السلاح الدوار الذي " وجه للضابط " ديفس |
Memur Insko'nun yolcusun öyle değil mi evlat? İçerisi temiz. | Open Subtitles | كنت مرافق للضابط أليس كذلك يا بني ؟ |
Memur Hanlon'un iç çamaşırlarıyla bir kaç resim çalışanların eline geçmiş. | Open Subtitles | هناك صور للضابط " هانلون " في في ثيابها الداخلية التي أخرجتها للعالم |
Memur Rodriguez'in söylediğine göre burada bulunmam yasakmış. | Open Subtitles | طبقا للضابط "رودريجز" ليس من المفترض ان اكون هنا |
Vatandaşlarımıza gösterdikleri bu eşsiz yiğitlikten ötürü Memur Brian Taylor ve Memur Miguel Zavala Cesaret Madalyası ile | Open Subtitles | لإنكار الذات و للتفاني بخدمة مواطني هذه المدينه نقدم ميدالية الشجاعه "للضابط "برايان تيلر |
memura, otu bırakacağımı ama bir daha olsa yine tekmelerim dedim. | Open Subtitles | كما قلت للضابط بيترسون لقد وعدت أن أتوقف عن الحشيش و لكن لا يمكنني أن أعد بعدم ضربهم |
Pekala, bir memura fiziksel taciz tutuklanma sebebidir. | Open Subtitles | حسناً ، المضايقة الجسدية للضابط هي الأسباب المباشرة للاعتقال ، يا عزيزتي |
Astsubay Lambert'in gemide ki arkadaşlarıyla konuşmaya. | Open Subtitles | (سنتحدث مع الزملاء البحارة للضابط (لامبرت |
Astsubay Lynn'in son yemeğini yediği lokantada. | Open Subtitles | إنّها على المطعم أين تتبعت آثار آخر وجبة للضابط (لين). |
Bu doğru değil. Ben Subay bu rapor gidiyorum. | Open Subtitles | هذا غير صحيح سوف ابلغ هذا للضابط. |
Ne de olsa bir subayın ilk görevi olsa neşeli olmaktır. | Open Subtitles | أول وظيفة للضابط بعد كل شيء, هي ادخال البهجة |
Tabii ki şarklı tahliye memuruna mektup yazarım. | Open Subtitles | بكل تأكيد سوف أقوم بكتابة رسالة للضابط الخاص بك |
Evet. Şartlı-Tahliye memuru icin giyinmeliyim. | Open Subtitles | نعم ، تتأنق للضابط لإطلاق سراحك |