Wu-Hop'a gittiğimizde, her zaman büyük akvaryumun yanındaki masaya otururdu. | Open Subtitles | عندما يذهب للسوق إنه دائما يذهب للطاولة المجاورة للأسماك الإستوائية |
Meraklanma. Bu lateleri üç numaralı masaya götürürsen seni affederim. | Open Subtitles | لا تقلق لهذا، هل تعوض تأخيرك بأخذ هذه للطاولة 3 |
Köşedeki masaya en iyi şampanyanızdan bir şişe ve dört kadeh alalım lütfen. | Open Subtitles | أريد زجاجة من افضل شامبانيا لديك، وأربعة أكواب من فضلك للطاولة التي بالزاوية |
Başlarken, Amerikan servis ya da masa örtüsü kullanın, fakat ikisini değil, böylece tabaklar direk olarak masanın üzerinde olmaz. | TED | لتبدأ، ضع غطاء للطاولة أو مفرش لكن ليس كلاهما لكي لا تكون الأطباق موضوعة مباشرة على الطاولة |
Haşlanmış istakoz ve kremalı yengeç 18. masa için hazır. | Open Subtitles | لدي محار يغلي وسرطان بالكريمة يحضر للطاولة 18 |
Elbise provasına gidip, masa örtüsü beğenecekti. | Open Subtitles | لقد كانت في طريقها لتقيس ثوب الزفاف و تحضر مفرش للطاولة |
masaya getirmek yerine, mutfaktan da servis edebilirsiniz. | TED | يمكنك أيضا أن تقوم بالإعداد من المطبخ ثم جلبهم للطاولة. |
Üreticileri masaya getiren, alıcının bir şeyi belli bir şekilde üretilmesini istemesi. | TED | بالنسبة للمنتجين، إذا كان المشتري يود شراء شيء أنتج بطريقة معينة، هذا ما سيجعلهم يأتون للطاولة. |
Gerçekten içmeye başlamadan önce masaya bir şampanya alalım. | Open Subtitles | شامبانيا للطاولة قبل أن يبدئوا في الشُرب بجدية |
masaya ulaşmak benim için çok zor. Elbette. | Open Subtitles | من الصعب تماما بالنسبة لي الوصول للطاولة |
Mümkün olduğunca çabuk, lütfen. Önce baş masaya servis yapın. | Open Subtitles | بأسرع ما يمكن من فضلكم قدم للطاولة الأهم أولا |
Piper, kanepeleri diğer masaya taşıyabilirmisin? | Open Subtitles | بايبر، هل بإمكانكِ إبعاد مقبلاتكِ للطاولة الأخرى؟ |
masaya getiririz Ve bu boku gerimizde bırakırız. | Open Subtitles | سوف نجلبه للطاولة ثم نمرر الأمر بيننا لإصلاحه |
Elbise provasına gidip, masa örtüsü beğenecekti. | Open Subtitles | لقد كانت في طريقها لتقيس ثوب الزفاف و تحضر مفرش للطاولة |
masa 9 için bir bıldırcın ve dilbalığına ihtiyacım var. Tamam, başlayalım beyler. | Open Subtitles | أريد سماناً و سمك موسى للطاولة 9 حسناً, فلننطلق, يا شباب |
masa dokuza bir bıldırcın ve bir dil balığı. Pekâlâ, hadi, beyler. | Open Subtitles | أريد سماناً و سمك موسى للطاولة 9 حسناً, فلننطلق, يا شباب |
masa 12'ye 6 tane bira. | Open Subtitles | هل يمكنك أن تُحضر إحدى الحقائب المليئة بالثلج أو شيء كهذا؟ مرحباً، 6 بيرات للطاولة رقم 12 |
Hayır, masa 4'e langostino yap. | Open Subtitles | اصنع اللانغوستين للطاولة رقم ربعة. أنا سأصنع البيكاتا. |
Cidden, Carlos, masa için içecek birşeyler gerçekten iyi olurdu. | Open Subtitles | قد تكون بسبب اي شيء جديا كارلوس بعض المشروبات للطاولة ستكون جيدة جدا |
masanın diğer tarafında kalacağım, söz veriyorum. | Open Subtitles | سأجلس فى الجهة الأخرى للطاولة , أعدك بذلك |
masanın karşı ucunda kalacağım, söz veriyorum. | Open Subtitles | سأجلس فى الجهة الأخرى للطاولة , أعدك بذلك |
Hanımefendi, özür dilerim, ama kimse gelmezse 20 dakika sonra masayı almam lazım. | Open Subtitles | سيدتي، أنا أسف، لكن ان لم يحضر اي شخص في 20 دقيقة سأحتاج للطاولة |