tüm dünyaya yenilenebilir bir güç sağlayan daimi bir güneş gibi. | Open Subtitles | مثل شمس دائمة تزود بطاقة قابلة للتجديد للعالم بأكمله |
Aşık olmayı ilişki içinde olmayı ve kendime, arkadaşlarıma aileme ve tüm dünyaya bir ilişki yaşayabileceğimi kanıtlamak istemiştim. | Open Subtitles | أردت أن أقع في الحب. وأن أنكون في علاقة، ولأبرهن لنفسي، ولإصدقائي ولعائلتي وتبّــاً، لأبرهن للعالم بأكمله |
tüm dünyaya bedava internet vermeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول إعطاء إنترنت مجاني للعالم بأكمله |
tüm dünyaya ahlaki liderler olduğumuzu söylüyoruz çünkü Hz. | Open Subtitles | و لكننا نقول للعالم بأكمله ... أننا قادة أخلاق |
tüm dünyaya ahlaki liderler olduğumuzu söylüyoruz çünkü Hz. | Open Subtitles | و لكننا نقول للعالم بأكمله ... أننا قادة أخلاق |