ويكيبيديا

    "للعثور على" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bulmak için
        
    • bulmaya
        
    • bulmam
        
    • bulmamız
        
    • bulma
        
    • bulmanın
        
    • bulmama
        
    • bulmalıyız
        
    • bulalım
        
    • bul
        
    • bulacağım
        
    • bulmasına
        
    • bulabilmek için
        
    • bulup
        
    • bulması
        
    Bu bölgeler, Dünya gibi gezegenler bulmak için en isabetli yerler. TED فتلك هي المناطق ذات الفرصة الأفضل للعثور على كواكب تشبه الأرض.
    Bapu her zaman Tanrıya giden yolu bulmak için uğraştı. Open Subtitles و كان بابو في كفاح دائم للعثور على طريق الله
    Saate bakalım ve Paskalya yumurtalarını bulmak için ne kadar süreniz kalmış görelim. Open Subtitles سألقي نظرة على السّاعة، لأرى كم ثانية تستغرق. للعثور على بيضتين لعيد الفصح.
    Dünyanın sınırının ötesine babamı bulmaya gideceğim. Open Subtitles أنا سوف تتجاوز حافة العالم. للعثور على والدي الآخرين.
    Onlar beni bulmadan benim birisini bulmam için zamana ihtiyacım var. Open Subtitles انا بحاجة الى الوقت للعثور على احدٍ قبل ان يعثروا علي
    Daha önce hiç kullanılmamış bir kavramın ortaya çıkışını bulmamız gerekiyor. TED نحن بحاجة للعثور على ظهور مفهوم لم يقم أحد بذكره على الإطلاق.
    Anlaşılan eski dostlarımızı bulmak için koca bir öğleden sonramız var. Open Subtitles يبدو أن لدينا كل ما بعد الظهيرة للعثور على أصدقائنا القدامى
    Arka kısmı daha dominant o yüzden arteri bulmak için ayak tabanından girmeyeceğim. Open Subtitles إنه قريب من الظهر، لذا لن أقوم بعمل شق أخمصي للعثور على الشريان.
    Eğer beni reddedersen kalan kısa ömrümü Cleveland'da kalan, harika İngiliz aksanlı, çekici, eğlenceli ve mükemmel kadını bulmak için harcayacağım. Open Subtitles إذا قمت بتشغيل لي أسفل، أنا ستعمل لديك لقضاء بقية حياتي القصيرة في محاولة للعثور على آخر مذهلة، فرحان، امرأة رهيبة
    Fotoğrafları onlara yollamanın özgürlünü bulmak için bir yol olduğunu düşünmüş olabilir. Open Subtitles وقالت إنها قد قمت الفكر ارسال صور كان وسيلة للعثور على حريتها.
    Eşimi öldüren kişiyi bulmak için elimden ne geliyorsa yaparım. Open Subtitles سأفعل كل ما بوسعي للعثور على الأشخاص الذين قتلوا زوجتي
    Miami'de güzel bir restoran bulmak için en iyi yer neresi bilmek istedim. Open Subtitles أريد أن أعرف أين هو أفضل مكان في ميامي للعثور على مطعم جيد
    Anlaşılan eski dostlarımızı bulmak için koca bir öğleden sonramız var. Open Subtitles يبدو أن لدينا كل ما بعد الظهيرة للعثور على أصدقائنا القدامى
    Büyük büyücü Fin Raziel'i bulmaya geldim Open Subtitles أتيت للعثور على الساحرة العظيمة فينرازيل.
    Belki anneni bulmaya çalışırsın. Open Subtitles ربما قد تتمكن من محاولة للعثور على والدتك.
    Biliyorum. Ama ben daha birinci sınıftayım... ve önümde başka bir bilet bulmam için dört senem var. Open Subtitles أعرف, لكنني طالبة جديدة و لدي أربع سنوات للعثور على بطاقة أخرى
    Onları çağırmak için nerede gömüldüklerini bulmamız gerek. Open Subtitles نحن بحاجة للعثور على المكان الذي دفنت حتى نتمكن من استدعاء لهم.
    Meyve ve sebze reyonunda takılırım. Orada sağlıklı bir erkek bulma şansınız vardır. Open Subtitles أفضل الخروج لشراء الخضروات و الفواكه فهناك فرصة أفضل للعثور على رجل صحيح
    Jackie'yi bulmanın en iyi yolu buysa, ben de seninleyim. Open Subtitles طالما أن هذه أفضل طريقة للعثور على جاكي، فسآتي معك
    Babamı bulmama yardım etmelisin. Onun yardımına ihtiyacımız var. Open Subtitles يجب تساعدنى للعثور على أبى نحن نحتاجه لكى يساعدنا
    Ama oğlunuzu bulmamız gerekiyor, şimdi onu bulmalıyız. Open Subtitles ولكننا نحتاج للعثور على إبنكما نحتاج للعثور عليه الآن
    Ne dersin, gidip romantik bir yer bulalım mı? Open Subtitles عظيم ما رأيك في الذهاب للعثور على مكاناَ أكثر رومانسية ؟ مكاناَ أكثر رومانسية
    İletişim kayıtlarına göz at. Mümkün olduğunca çabuk bilgilerini bul. Open Subtitles تفقدي سجلات اتصالاتهم للعثور على المعلومات في أسرع وقت ممكن
    Birkaç adam topla. Gidip profesörü bulacağım. Open Subtitles أحضر بعض الرجال سأذهب للعثور على الأستاذ
    O da dünyaya dönüp insanların gerçek aşkı bulmasına yardım eder. Open Subtitles لذا عليه ان يعود للأرض و يساعد اثنين للعثور على الحب.
    Cevap bulabilmek için yalınlık üzerine bir kitap satın almıştım. TED اشتريت كتابًا يتحدث عن البساطة في محاولة للعثور على إجابات.
    Efendim, virüsü bulup yok etmesi bir dakikadan az sürer. Open Subtitles ستحتاج الى أقل من دقيقة للعثور على الفيروس والقضاء عليه
    Sonunda Sophia'nın adresini bulması için özel bir dedektif tuttum. Open Subtitles اضطررت في النهاية لاستئجار مخبر الخاص للعثور على عنوان صوفيا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد