Ne yazık ki bu beni tahtın sahibi de yapacak. | Open Subtitles | للأسف، من شأنها أن تجعل لي أيضا والوريث الشرعي للعرش. |
Madam? Tabii ki bu çocuk Kralın kızı Prenses Mary'nin ardından tahtın varisi olabilir, değil mi? | Open Subtitles | ومن شأن ذلك أن يكون الطفل وريثا للعرش مباشرة بعد الأميرة ماري |
Krallık Konseyi Aella'nın asil bir soydan geldiğini bildirir ve tahta geçişini kutlar. | Open Subtitles | وقد اعلن مجلس المملكه ان أيللا هو الوريث الملكي الشرعيه ليتسلم خلافته للعرش |
tahta oturmaya değer olduğunu kanıtlamak istiyorsan,bütün görevi tek başına ve yardım almadan yapacaksın, anlıyorsun değil mi? | Open Subtitles | أنت تعرف إنه إذا اردت أن تثبت استحقاقك للعرش فيجب أن تكمل مهمتك لوحدك ومن غير مساندة؟ |
Joffrey Baraşeon Tüm Tanrıların lütfuyla Demir taht'ın gerçek varisidir. | Open Subtitles | جوفري براثيون هو الوريث الشرعي للعرش الحديدي بمباركة كل الآلهة |
Sen de İngiliz tahtı için gerçek varisin sen olduğunu söylüyorsun. | Open Subtitles | ويقولون أن الوريث الصحيح للعرش الإنجليزي ، هو أنتِ |
Ben tahtına hizmet eden birisiyim ve ben kararımı verdim. | Open Subtitles | أنا لستُ سوى خادماً للعرش وقد أتخذتُ قراري |
Akıllarındakini bilmek tahtın anahtarıdır. | Open Subtitles | وكن واعيا بمايدور في عقولهم فهذا هو المفتاح للعرش |
Yolumdan çekildiğinde ve tahtın varisi olmazsa imparatorluğu ben yöneteceğim. | Open Subtitles | , حينما يبتعد عن طريقى , وبدون وريث للعرش . سأتولى مقاليد حكم الأمبراطورية |
Bu da küçük prens Raymond, tahtın varisi. | Open Subtitles | تبدو، وهنا القليل الأمير ريمون، وريث للعرش. |
tahtın yasal varisi olan yeğeninizi kaybettiğinizi bir düşünün tam da karınızın size bir evlat bahşettiği gece. | Open Subtitles | تخيل ، فقدانك لابن أخيك الوريث الشرعي للعرش في نفس الليلة التي فيها تنجب لك زوجتك ابناً |
Konsey'in bir diğer toplanma sebebi de, tahtın varisi Ekselansları Prens Edward'ın güvenliği ve emniyeti için yapılan düzenlemeler ile, kendisinin dünyevi ve ruhani refahını arttırmak için yapılan hazırlıkları konuşmak. | Open Subtitles | لمناقشة جميع الترتيبات اللازمه لأمن وسلامة صاحب السمو الأمير إدوارد و وريث للعرش |
varis prens tahtın varisidir. Tanrı tarafından korunur. | Open Subtitles | ولى العهد هو الوريث الشرعى للعرش إن الله يحميه |
tahta çıkmak için kan büyüsü kullanıyorsunuz ama savaşmak için adamlara para vermeyecek misiniz? | Open Subtitles | نحن على استعداد لإستخدام الدم السحري لتصل للعرش ولكن لا ننوي دفع المال للرجال ليقاتلوا؟ |
tahta geçişin, Papa onay verene kadar ki bu pek kolay olmayacak, resmi değil. | Open Subtitles | ارتقاءك للعرش لن يكون رسميا حتى يوافق البابا، الأمر الذي لن يكون يهلا. |
tahta ulaşıp başarısız oldun, asiller seni küçük görüyor. | Open Subtitles | لقد سعيت للعرش وفشلت .النبلاء فى النحواي يحتقروك |
Bana ait olmayan bir mevkide durup taht için açgözlülük yapıyormuşum gibi. | Open Subtitles | الوقوفُ في منصب الذي ليسَ ملكاً لي جشعٌ للعرش |
Bunun yerine Fransızca fiil çekimleri, gavot dansı ve ingiliz taht varislerini öğrendin. | Open Subtitles | بدلا من ذلك, لديك لتصريف الأفعال الفرنسية ورقص الرقصة الفرنسية وتعلم اللغة الإنجليزية وريثا للعرش. |
France'ın tahtı güçlenecek. | Open Subtitles | والذي، بدوره،يقوي إدعائها مطالبة فرنسا، للعرش |
1876'da Süleyman'ın nesiller boyuncaki halefleri arasından Osmanlıyı canlandırma umudu taşıyan sonuncusu, imparatorluk tahtına çıktı. | Open Subtitles | "في 1876، آخر القائمة الطويلة لخلفاء "سليمان الآمل في إعادة عافية الإمبراطورية العثمانية أتى للعرش الإمبراطوري |
Kraliçe Enid'in tahtının varisi hakkında neden söylentiler yayıyorsunuz? | Open Subtitles | اذن لما تنشر شائعات عن وريثا للعرش من الاميره ايند ؟ |
Yoksa krallığın düşmanı olarak damgalanacak ve vatan haini ilan edilecektir. | Open Subtitles | أو سيُعلن عدواً للعرش وخائن تجاه المملكة |