Bu bebek öyle küçük ki onu sıcak tutacak yeterli yağ dokusu yok. | TED | هذا الطفل نحيف للغاية بحيث ليس لديه ما يكفي من الدهون للبقاء دافئاً. |
Ama sayıları öyle çok ki, bir araya geldiklerinde uzaydan görülebilirler. | Open Subtitles | لكنهم وفيرون للغاية بحيث حينما يجتمعون سوية، يمكن رؤيتهم من الفضاء. |
Bazı süpernovalar öyle güçlüdür ki Büyük Patlama'dan sonra ikinci sırayı alırlar. | Open Subtitles | بعض المستعرّات العظمى قوية للغاية بحيث تأتي بالمرتبة الثانية بعد الانفجار العظيم |
Aslında, bu fikri yaşama döndürme fikri o kadar önemli ki eski teknolojiye ne olacağını düşünmeye başladım. | TED | في الحقيقة، فكرة إحياء الفكرة مهمة للغاية بحيث أنني بدأت التفكير حول ما يحدث مع التكنلوجيا القديمة. |
Gama ışını patlamaları öyle güçlüdür ki tüm evren boyunca görülebilirler. | Open Subtitles | انفجارات آشعة جاما قوية للغاية بحيث يمكن رؤيتها عبر الكون بأكمله |
Bu teknoloji aslında öyle güçlü ki bu molekülleri parmak izi üzerinde görebiliyoruz. | TED | في الواقع هذه التكنولوجيا قوية للغاية بحيث أننا يمكننا أن نرى هذه الجزيئات على البصمة. |
Ama bu işi öyle ciddi yapıyordu ki... keyif aldığını bile sanmıyorum. | Open Subtitles | لكنة كان جاداً للغاية بحيث لم يكن يستمتع بها بنفسة |
Burada, adalar arasındaki gelgitler o kadar sıkışık ve su hareketi o kadar güçlüdür ki, buz oluşamaz. | Open Subtitles | هنا, حيث تيارات المد والجزر محاصره بين شواطئ الجزر تكون حركة المياه قوية للغاية .بحيث لا يتمكن الجليد من التشكل |
Giydiği etek o kadar dardı ki... iç çamaşırındaki etiketi okuyabiliyordun. | Open Subtitles | ... وتنورتها كانت ضيقة للغاية بحيث يمكنك رؤية المكتوب بملابسها التحتية |
Onun anahtarı açması gerekiyor. Ama otel o kadar eski ki, aletlerin yarısı çalışmıyor. | Open Subtitles | هذا الفندق قديم للغاية بحيث نصف الأشياء التي توجد هنا لا تشتغل |
" Toplumun katlanmak zorunda olduğu öyle vahşi, öyle kötü insanlar var ki. " | Open Subtitles | هناك بعض الاشخاص عنيفون للغاية شريرون للغاية بحيث ان المجتمع ليس عنده خيار الا ان يتخلص منهم |
Öldürme eylemi onlar için... cinsel açıdan öyle tatmin edici ki... daha çok kurbanla... sürekli olarak bu fanteziyi tekrarlamak zorunda hissediyorlar. | Open Subtitles | القتل كان عملا وفر ارتياحا مرضٍ جنسيا للغاية بحيث كانوا مجبرين لتكرار الحلم |
Bazı yıllar koşullar o kadar kötüleşir ki somonların çoğu yumurtlama sahalarına varmadan önce ölür. | Open Subtitles | في بعض السنوات، قد تسوء هذه الظروف للغاية بحيث يموت أغلب السلمون قبل أن يصلو حتى لأراضي وضع البيض |