"للقدس" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Kudüs

Kudüs'e saldırdığınızda da sağ arkanızda olur.
اذن فيجب ان تعزز الجهه اليمنى عند غزوك للقدس

Ve Kudüs baş rahibi yakıp yıkmam için beni Şam'a gönderdi.
والكاهن الأعظم للقدس أرسلنى الى دمشق لأدمر هذه المدينه

Efendim, Kudüs kuşatmaya ne kadar dayanabilir?
ياسيدي , الى متى يمكن للقدس الوقوف ضد الحصار؟

Kudüs'ün Eski Kudüs bölgesi Ürdünlülerin saldirilari altindaydi.
المدينة القديمة للقدس كانت تحت الهجوم من الجيش الأردني

- Nerede katedral yapılıyorsa oraya gerekirse Kudüs'e bile giderim.
إلى أي مكان يقومون ببناء كاتدرائية به سأذهب للقدس إذا إضطررت لذلك

Büyükbabam 1936'da Kudüs'e geldiğinde 12 yaşındaymış.
جاء جدي للقدس وهو في الثانيه عشر. عام 1936

Yüzlerce yıldır, Kudüs'e geri dönmek Yahudilerin en büyük hayaliydi.
لمئات السنين, هذا كان حلم اليهود الرجوع للقدس,,

Müslümanlar, Muhammed'in son peygamber olduğuna ve bir gece mucizevi bir yolculuk ile Mekke'den aydınlık bir merdivenin üzerinde gökyüzüne yükseldiği Kudüs'e getirildiğine inanıyorlar.
يعتقد المسلمون ان محمد هو اخر الانبياء, وفي هذه اليله أُخذ في رحله معجزه من مكه للقدس,

Bulunan en eski Kudüs haritası Müslümanların fethetmek için yedinci yüzyılda buraya geldiklerinde Kutsal Kabir Kilisesi boyunduruğu altında olan bir Hristiyan şehriyle karşılaştıklarını ortaya koyuyor.
أقدم خريطه للقدس تم اكتشافها تبين انه عندما جاء المسلمون كمحتلون في القرن السابع وجدوا مدينه مسيحيه,

Kudüs'e dönmemiş ve Ramallah'taki otelde de kaydı bulunmuyor.
لم تعود للقدس والفندق الذي في رام الله لا يوجد لها سجل فيه

İmparatorumuz yola çıktı ama Kudüs için bir hediye bıraktı.
قد غادرت لدينا الامبراطور، كنه ترك هدية للقدس.

Ben hayatımı, herşeyimi Kudüs'e adamıştım.
لقد وهبت حياتى كلها للقدس كل شىء

2 yil sonra, Kudüs'ün Arap yönetimi
بعد عامين ، رئيس البلدية العربي للقدس

Daha ilk başta insanları Kudüs'e getiren sebep neydi acaba?
ما الذي جلب البشر للقدس من الاساس؟

Eşinden sonra tabii ki, ama onun Kudüs'e olan bu sevgisinin ailesine ve oradan da bana geçtiğine eminim.
بعد زوجته, لكن... اعتقد ان جزء من هذا الحب للقدس مر عبر العائله.

- Kudüs'e kadar sana eşlik etmeyecek mi?
ـ هو سيذهب للقدس معكِ؟

Ben hayatımı, herşeyimi Kudüs'e adamıştım.
لقد وهبت حياتى كلها للقدس

Kudüs'teki eve gitmelisin.
'يجب ان تذهبي للقدس