Ağacınız güzelmiş. Şimdiden Noel için her şeyi ayarlamışsınız. | Open Subtitles | لديك شجرة جميلة انت مستعدة تماما للكريسماس الآن |
Ve iyi halden Noel'e kadar şartlı tahliye olmanı sağlayabilirdim. | Open Subtitles | وأنت كنت لن تستطيع احضار باروليد للكريسماس |
Noel'de çorabımdan bu küçük adam çıksa hiç fena olmazdı. | Open Subtitles | إننى لا أبالى أن أحصل على بعض من هذه فى جواربى للكريسماس |
Yıllardır, kasabadaki herkesi bir Noel hesabı açtırması için ikna ettim. | Open Subtitles | علي مر السنين , اقنعت الجميع في البلدة ليقوموا بفتح حساب صغير للكريسماس |
Herşeye rağmen yılbaşı partisi vermeleri inanılmaz. Gidiyor musun? | Open Subtitles | هذا لا يصدّق، لكنهم سيقيموا حفلهم للكريسماس على أية حال، هل ستذهبين؟ |
Size verebileceğim en iyi Noel hediyesi bu. | Open Subtitles | هذة افضل هدية للكريسماس استطيع ان اقدمها لكم |
Fikirlerine saygı duyuyorum. Ama Noel'de ne alacağıma ben karar veririm. | Open Subtitles | اقدر هذة العواطف دعني اقرر ماذا اريد للكريسماس |
Konuyu kısa keselim de, hepimiz Noel için evlerimize gidebilelim. | Open Subtitles | دعونا نجعل ذلك قصيراً وسريعاً, حتى نذهب بيوتنا للكريسماس. |
Ama işin aslı gelecek Noel'de hayatta olmayacağım. | Open Subtitles | ولكن الحقيقه انى لن أعيش للكريسماس القادم |
- Evet. - Peki sen evindeyken Noel için ne gibi hazırlıklar yaparsın? | Open Subtitles | أجل أذا ، ماذا تفعلين فى منزلك للأستعداد للكريسماس ؟ |
Umarım Noel baba yılbaşında bana Rachel Ray'i getirir de o da bana yardım eder. | Open Subtitles | أنا آمل أن أن يعطيني سانتا كلوز بإهدائي الطباخة رايتشل راي للكريسماس ومن ثم ربما تستطيع هي أن تتدبر الأمر |
Sevgili Noel baba,yeni yılda babamı geri istiyorum. | Open Subtitles | إلى سانتا أنا فقط أريد أن يعود أبي للكريسماس |
Sevgili Noel baba,yeni yılda babamı geri istiyorum. | Open Subtitles | إلى سانتا أرجوك، أنا فقط أريد أن يعود أبي للكريسماس |
Sevgili Noel baba,yeni yılda babamı geri istiyorum. | Open Subtitles | إلى سانتا أرجوك أنا أريد أن يعود أبي للمنزل للكريسماس |
Aileme bu sene tek bir Noel hediyesi istediğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبرتُ والدايّ أنني لا أريد سوى شيء واحد للكريسماس هذه السنة: |
Çok meşgul olduğunu biliyorum, bu yüzden Noel için sadece 1 şey istiyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك حقاً مشغول.. لذا لا أريد سوى شيء واحد للكريسماس |
Noel'de hiç hediye almayan çocuklardan mıydın? | Open Subtitles | هل كنتِ أحد اولئك الأطفال الذين لم يحصلوا على هدايا للكريسماس ؟ |
Eğer Noel'in anlamını bulabilirsem her şey normale dönecek. | Open Subtitles | اذا وجدت المعنى الحقيقي للكريسماس كل شئ سيعود لوضعه الطبيعي |
Kış Diyarı'ndaki bir yolculuk Noel'e bağlılığınızı test edebilir. | Open Subtitles | الرحلة خلال أرض عجائب الشتاء ستختبر مدى ولائكم للكريسماس |
Tamam, tamam. Hep istediğiniz ama alamadığıniz yılbaşı hediyesini hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | حسنا ، هل تمنيتم هدية للكريسماس ولم تحصلوا عليها ؟ |
Ben beş yaşındayken yılbaşı resitaline gitmiştik. | Open Subtitles | عندما كنت في الخامسة ذهبنا الي حفلة موسيقية للكريسماس |