Korelilere raporumu yazarken dedim ki, "Bakın, bu adam ne yapıyordu bilmiyorum, ama benim tahminimce annesi ya da kız arkadaşı ile etkileşim içindeydi" | TED | فعندما كتبت تقريراً للكوريين قلت فيه " أنا لا أعلم ما الذي يقوم به هذا الشخص .." ولكني أعتقد انه يتواصل مع والدته أو صديقته. |
Bakın, ben gidip o Korelilere biraz daha para kazandıracağım. | Open Subtitles | وأنا سأدفع للكوريين... المزيد من أموالي |
Amerikan topraklarında kanunsuz araştırma yapan Kuzey Korelileri pek de iyi karşılamayacaklarını düşünüyorum. | Open Subtitles | شيئاً ما يخبرني بأنهم لا ينظرون بعطف للكوريين الشمالين الذين قاموا بأبحاث غير شرعية في الأراضي الأمريكية |
Konnichiwa Japonca. Korelileri aşağılıyor. | Open Subtitles | كونيتشيوا " كلمة يابانية" وهي إهانة للكوريين |
Korelilerin buradaki ve yurtdışındaki bilinen ortaklıklarına bakıyorum. | Open Subtitles | أبحث بشأن مُساعدين معروفين للكوريين هُنا وبالخارج |
Garson kadın Güney Korelilerin muhbiriydi. | Open Subtitles | النادلة كانت مخبرة للكوريين الجنوبيين. |
Gördüğünüz gibi nehir bazı belli noktalarda dardır Kuzey Koreliler'in gizlice karşıya geçmesine izin verir, | TED | وكما ترون، يمكن أن يكون النهر ضيقاً في بعض مناطقه، مما يسمح للكوريين الشماليينبالعبور سراً |
Korelilere yer yok! | Open Subtitles | ليس هناك متسع للكوريين! |
Gelen un çok ama sence Koreliler pirinçsiz yapabilir mi? | Open Subtitles | هناك الكثير مِنْ الطحينِ قادم إلى هُنا هل تعتقد أنه يُمْكِنُ للكوريين العيش بـدون رزِّ ؟ |
Bir mucize eseri, birkaç ay sonra Kuzey Koreliler için barınak işleten biriyle tanıştım, ve orada yaşamama izin verdi uzun yıllar sonrasında ilk defa düzenli yemek yiyordum. | TED | و بمعجزة، بعد عدة أشهر قابلت شخصاً كان يدير ملجأً أرضياً للكوريين الشماليين وكان مسموح لي بالعيش هناك و أكل وجبات منتظمة للمرة الأولى منذ عدة سنوات |