Bana söyleme. Bunları yeni genel Müdür yardımcısına söyle. | Open Subtitles | لا تخبرني بهذا الكلام، أخبره للمساعد الجديد للمدير العام |
Seni sorumlu Müdür yaparlar ama, aslında küçük bir noktasın. | Open Subtitles | ـ و إذا ادليت بإفادتك أمام الكونغرس ، سيجعلونك معاونا للمدير ـ أفصح عن قصدك |
- Açıklamanı müdüre sakla. - Birisi odamı da karıştırmıştı. | Open Subtitles | .وفر كلامك للمدير أحدهم ألقى نفايات فى غرفتي أيضا ً |
Ben orayı bir çok hanımla birlikte ziyaret edip, müdüre bir sürü soru sordum. | TED | وقد زرته مع عدة نساء، ووجهت كل أنواع الأسئلة للمدير |
Ben annemden 10.000 istedim. Ama bu geri zekâlı babamla konuşmuş o da şimdi müdürle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | لذا طلبت من أمي 10 آلاف ليرة, لكن الغبية أخبرت أبي وهو فهم ما يحدث, وسيتحدث للمدير |
yöneticiye göre 40 yaşlarında bir kadın ve genç bir çocuğu arıyoruz. | Open Subtitles | طبقاً للمدير فلدينا امرأة في الأربعين ومراهق ذكر |
- Bu fotoğraf gösterisi Müdürün pis ellerinin bulaşmadığı tek şey. | Open Subtitles | عرض الصور هذا هو الشيء الوحيد الذي ليس للمدير أدنى سلطة عليه |
Bölge Müdürüne Yardımcılıktan Bölge Müdür Yardımcılığına. | Open Subtitles | مساعد للمدير الإقليمي إلى مدير إقليمي مساعد |
Ben gidip Müdür Turner'ın bir şeye ihtiyacı var mıymış diye bakayım. | Open Subtitles | حسنا,سأذهب للمدير تورنور لأرى اذا كان يحتاج الى أي شيء. |
Sheets N' Things'de Müdür yardımcısı olduğum için, ilk yardım eğitimi aldım. | Open Subtitles | كمساعدة للمدير بالاعمال الورقية لدي تدريب على الاسعافات الاوليه |
Yanlışlıkla taslakları alıp, Müdür Choi'ye getiren kişi benim, Jin Ho değil ki. | Open Subtitles | لقد أخذت هذه المخططات بالخطأ على أنها لـ"جين هو "عندما أعطيبتها للمدير "تشوي |
Sayın Müdür yardımcısı, lütfen beni aydınlatır mısınız, neden Hope'un devamsızlığıyla ilgili bir bilgilendirme almadım? | Open Subtitles | كنائبة للمدير أيمكنك تنويري لماذا لم أعلم بغيابها؟ |
Tetikçi benim denizcimin peşindeymiş senin Müdür yardımcının değil. | Open Subtitles | هذا القاتل المأجور كان يريد الجندية البحرية خاصتنا، وليس مساعدك للمدير الفيدرالي. |
İşi bırakırsan, müdüre giderim ve her şeyi anlatırım. | Open Subtitles | إن توقفتِ، سأذهب للمدير, وأخبره بكل شيء. |
Yarın ilk iş doğruca müdüre gidip olanı biteni anlatacaksın. | Open Subtitles | ،أول شيء غداً إتجهي للمدير وأخبريه بما يجري |
müdüre gitmeyeceğini söyledin, koşu ayakkabılarını da giymiyorsun. | Open Subtitles | قلتِ بأنك لن تذهبي للمدير وأنتِ لاتلبسين أحذية الركض |
Siz müdüre gitmeyeceğinize göre ben sizi korumak için burada olacağım. | Open Subtitles | وإذا أنتِ لن تذهبي للمدير أنا من سيحميكِ |
Eski müdürle asla bu şekilde konuşamazdım. | Open Subtitles | لا أستطيع التحدث للمدير القديم هكذا |
Tanıdıklarımın yarısı beni tanıdıklarını sanıyorlar, bu yüzden... yöneticiye şikayet edebilirsiniz. | Open Subtitles | ونصف الذين أعرفهم، وأظن إنهم يعرفوني، لذا.. أشتكي للمدير. |
Müdürün ofisine gider ve görüntüleri alırız. | Open Subtitles | نستطيع الذهاب للمدير لكي نحصل على الشريط |
Bayan Pratt, Morg Müdürüne göre kızınız... | Open Subtitles | يا سيدة برات وفقا للمدير فإن في المشرحة هناك |
Yardımcı Yönetici Kersh için bekleyin lütfen. | Open Subtitles | الوكيل سكولي؟ ، رجاء إحمل للمدير المساعد كيرش. |
- Direktör Mace'e suikast girişiminde bulundular. | Open Subtitles | كانت هناك محاولة إغتيال للمدير مايس ماذا ؟ |
Ayaklar geride. Direktöre soy adını ve adını söyle. | Open Subtitles | قِف وراء الخط الأبيض وقل اسمك ورقمك للمدير |
Dün akşam sinemadayız, bilet bitti Nicki gitti ve yöneticiyle konuştu...ve top içerde. | Open Subtitles | كنافيالسينمابالأمس, ولقدنفذتالتذاكر... نيكي ذهبت لـ تتحدث للمدير , وادخلنا ... |
Bu şekilde, gece Müdürü her otobüsteki her yolcuyu ağırlayabilir. | TED | بهذه الطريقة ، يمكن للمدير الليلي أن يحسب حساب كل راكب في كل حافلة. |
- müdürüme size hizmet etmeyeceğimi söylememin nedeni buydu! | Open Subtitles | وهذا هو السبب قلت للمدير وأود أن لا ننتظر عليكم هذه الليلة. |
CEO John Sculley'in gözde projesi Newton hariç... ..yenilik yapma doğrultusu içinde değiller. | Open Subtitles | في ظل عدم وجود إبتكارات جديدة في المجال ماعدا "نيوتن"، مشروع المفضل للمدير التنفيذي (جون سكولي). |