Yanlış yollar kullanarak sonuca ulaşılmaz. | Open Subtitles | لا قيمة للنتائج عند استخدام الطرق الخاطئة |
Yanlış yollar kullanarak sonuca ulaşılmaz. | Open Subtitles | لا قيمة للنتائج عند استخدام الطرق الخاطئة |
Bunu yapmalıyız, ve bunu yapmak derin Amerikalı algısında sonuç veren uygulamacılıktır. | TED | و هذا ما يجب ان نفعله و لكي تفعل هذا يجب ان تكون براجماتي في هذا العمق, الحس الامريكي الوصول للنتائج |
sonuçları olmadan seksi ve çılgın olmak için mükemmel bir fırsat. | Open Subtitles | الفرصة المثالية أن تصبحي جنسية طائشة دون إنتظار للنتائج |
Dolaıysıyla bir açıdan ortaya çıkacak sonuçlar için yapılan tasarımın aslında üretim ve dağıtım için yapılan bir tasarım demek olduğu anlaşıldı. | TED | لذا تبيّن أن التصميم للنتائج في جانب واحد حقيقة تعني التفكير في التصميم للتصنيع والتوزيع. |
Bir bilim adami olarak kesin Sonuçlara gözlem ve deneylere dayanarak varirim. | Open Subtitles | باعتباري عالما فأنا أتوصل للنتائج بناء على الملاحظة و التجربة |
Ne zaman DNA sonuçlarına erişsem beni otomatikman dışarı attı. | Open Subtitles | كل ما حاولت الوصول للنتائج أطرد تلقائياً |
Rus araştırmacıların elde ettiği bulgulara göre, Rus silahlı kuvvetleri üyeleri bir çift inek çalmış ve bir uçağa koymuşlar. | Open Subtitles | وفقا للنتائج من المحققين الروس عدد من الروس المسلحين سرقوا زوجين من الابقار ووضعوها على متن طائرة |
Resimler bir değil, üç farklı grafik uzmanı tarafından incelendi ve hepsi de aynı sonuca ulaştı. | Open Subtitles | لقد تم تدقيق الصور بواسطة 3 مختصين بالصور وتوصلوا للنتائج ذاتها |
Ama sonuca bakın. Çok seksi oldular. | Open Subtitles | لكن أنظروا للنتائج إنهن مثيرات |
- Hemen sonuca varma. | Open Subtitles | منذ أن بدأت نفخ البوتان لاتقفزي للنتائج |
Hemen sonuç çıkarmak istemem ama ağız kanseriyse saldırgan bir tedavi izlemek zorundayız. | Open Subtitles | لا نريد القفز للنتائج لكن لو كان سرطان فموي يجب أن يكون العلاج حاداً |
Etkili değil. Aslında sonuç odaklı durumlar için gerçekten tasarım yapmak istiyorum. | TED | لذا، فعلاً أريد التصميم للنتائج. |
Ve müzarekeleri gözlemlerler sahte duruşma işlemleri tamamlandıktan sonra onlar deneme stratejileri ayarlamak ve umutlarında bir sonuç almak için müşterilerine daha iyi tavsiyede bulunabilirler. | TED | وانهم يلاحظون المداولات بعد إجراءات محاكمة صورية حتى يتمكنوا من تقديم النصيحة لعملائهم بشكل أفضل بكيفية ضبط استراتيجية محاكمتهم ليصلوا للنتائج التي يأملونها. |
Sizin şu cinayet mahalinde bulduğunuz şişeden laboratuar sonuçları geldi. | Open Subtitles | بالرجوع للنتائج على الزجاجة التي وجدت بمسرح الجريمة |
Bunun gibi vakalarda risklerin fazla olduğu ve sonuçları tarih yazan. | Open Subtitles | قضايا مثل هذه، حيث تكون المخاطر عالية ويُمكن للنتائج أن تُؤثّر على التاريخ. |
Yani sonuçları değiştirmesi konusunda haklı olabilirsin. | Open Subtitles | مما يعني انكِ قد تكونين محقه حول تزييفه للنتائج |
Ülke çapında düzenlenen son anketlerde çıkan sonuçlar bunu yansıtıyor. | Open Subtitles | نظراً للنتائج و حسب استطلاعات الرأي |
Bay Zimmermann sonuçlar hemen elimize geçmez. | Open Subtitles | لا يمكن للنتائج أن تجهز الآن |
Sonuçlara ve yatırımlara bakarak ayarlama yapıyorlar. | Open Subtitles | دائما ينظرون للنتائج و التمويل و يجرون تعديلات |
İlk Sonuçlara göre 29 can kaybı ve 300 civarında yaralımız var. | Open Subtitles | طبقاً للنتائج الأولية... لدينا 29 شخص ميت و 300 مصاب أجل، هذا جيد جداً |
Ama şimdi sonuçlarına bak. | Open Subtitles | وأنا أقول, حسناُ فقط أنظر للنتائج |
Son bulgulara göre. | Open Subtitles | طبقا للنتائج الاخيرة |