En sonunda, benim ırksallaştırılmış renk anlayışımı benim teorik renk anlayışımı birleştirebilceğim bir yol buldum. | TED | وأخيرًا، وجدت طريقة لربط فهمي للون على أساس عِرقي مع فهمي النظري للون. |
Ve birden sis bastırdı. Danny'nin yüzü ne renk oldu desem? | Open Subtitles | الضباب حل عليهما حينها وجه داني تحول للون.. |
Eklediğimiz genlerden ötürü rengi maviye döndü. | TED | لقد تحولت للون الأزرق بسبب الجينات التي وضعناها فيها. |
Türkiye' nin yaşam dolu renkleri, akıl almaz bir hızda ölüm rengine dönüştü. | Open Subtitles | الألوان اللامعة لتركيا قد أفسح مكانًا للون الموت بالسّرعة العالية بشكل غير معقول |
Evini boyadığın kötü renge bakmak bize yetiyor. | Open Subtitles | كان أمراً سيئاً بما يكفي أن ننظر للون السئ الذي دهنتي به منزلك |
Sadece Marshall ve sizin saçınızla aynı renkte bir peruk takan birini bulmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج فقط لإيجاد شخص شخص ما يلبس شعر مستعار مشابه للون كمارشال وشعرك. |
Cildinizin beyaz parçalar ile lekelenmiş gibi görünmesi ama aslında rengini kaybetmesi. | TED | ويبدو كما لو أن بشرتك تصاب ببقع بيضاء، ولكنه في الواقع فقد للون. |
Bu, renk ve kokularının cazibesine kapılıp, kendine polen ziyafeti çeken bir eşekarısı. | Open Subtitles | منجذبا للون والرائحة يتمتع هذا الدبور بغبار الطلع |
Havuç deriyi sarartır. Niasin kırmızımsı bir renk verir. İki rengi karıştır, sonucuna bak. | Open Subtitles | الجزر يحولك للون الأصفر بينما النيكوتين يحولك للحمر استخدم بعض الألوان و احسبها بنفسك |
Havuç deriyi sarartır. Niasin kırmızımsı bir renk verir. | Open Subtitles | الجزر يحولك للون الأصفر بينما النيكوتين يحولك للأحمر |
Saç rengi dışında, tıpkı Suzanne'e benziyor. | Open Subtitles | باستثناء للون الشعر، انها تبدو تماما مثل سوزان. |
Giyim rengi mavi olacak, sen geliyorsun öyle değil mi? Ben başka bir sınıftaydım. | Open Subtitles | اللباس موحد للون الأزرق ستأتي ، أليس كذلك؟ |
Duvar rengine gelince, bu sadece astar. | Open Subtitles | و بالنسبة للون الجدران انه مجرد طبقة اولى |
Onun saçının rengine uyan ki tam sizin saçınızın üstüyle aynı renkte bir şey. | Open Subtitles | شيء ما مطابق للون شعر رأسه، الذي، الذي مشابه للون قمة شعرِك. |
Büyük patron gitmeni istemiş. Derimin rengine bak. | Open Subtitles | لقد أرادوا فصلك أنظر للون جلدي أعرف ما الذي أتحدث عنه |
Tanrı fırtına koparmaya karar verince renge dikkat etmiyor. | Open Subtitles | الإله لا يهتم للون عندما يقرر إطلاق سراح إعصار. |
Daha çok Oscar'ın bezindekinin rengini tartıştık. | Open Subtitles | لقد صرفنا أغلب الوقت ونحن نناقش للون الذي على حفّاظة أورسكار للأطفال |
Renklere özel bir kodlama yok yani mavi kuş olabilir, kırmızı kuş olabilir, böyle... | Open Subtitles | لا يوجد أيّ رقم للون محدد إذًا، إنه طائر أزرق، طائر أحمر .أيًا يكن |
Gül rengi, hatta neredeyse somon rengiydi. | Open Subtitles | واللون الوردي ذاك، مقارب للون سمك السلمون. |
Gümüş pantalonunu maviye boyayalım. | Open Subtitles | و الآن سأحول بنطالك الفضي للون الأزرق |
Bu gün bitmeden kıçın mosmor olacak. | Open Subtitles | سوف تتحول مؤخرتك للون الأرجواني قبل نهاية اليوم |
Suratı kızardı ve haykırarak kafasını kopardı. | Open Subtitles | "وجهه تحول للون الأحمر، وبصرخة قطع رأسها" |