Bir orospu çocuğu olduğunu ve seninle tanıştığı günü lanetlediğini söyledi. | Open Subtitles | ، قالت عليك إبن اللعينة وهي تأسف لليوم الذي قابلتك فيه |
Çok bencilsin. Seni huzur evine yatıracağım günü dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع لليوم الذي أضعك فيه في بيت المسنين |
Paparazzilerin beni kışkırtmasını ve onlara saldıracağım günü özlemle bekliyorum. | Open Subtitles | أتطلع لليوم الذي يضايقني بها مصوري المشاهير |
Umuyoruz ki bir gün, acılarını azaltıp yaşamlarını uzatabiliriz. Pankreas kanserini tamamen tedavi edilebilir bir hastalık hâline getirebiliriz. | TED | آملين الوصول لليوم الذي نكون قادرين على تخفيف آلامهم، و تمديد حياتهم وربما جعل سرطان البنكرياس مرضا قابل للشفاء. |
Kendimi bildim bileli annemin yerini alacağım gün için hazırlandım. | Open Subtitles | حسب ما أذكر، تحضّرت لليوم الذي سأتولى فيه منصب أمي |
Tüm hayatın boyunca, seni kral olacağın güne hazırlamaya çalıştım. | Open Subtitles | حياتُك بأكملها، لقد حاولتُ تجهيزك لليوم الذي ستُصبح فيه ملِكًا. |
Yeryüzündeki herkesin, tanrının bizi cennette mükafatlandıracağı imanıyla rahat olarak tüm sathî ve dünyevî zevklerden yüz çevireceği güne özlem duyuyorum. | Open Subtitles | أتوقى لليوم الذي يترفع الناس فيه فوق الرغبات االدنيوية الضحلة و التصديق بأننا سنكافأ في النعيم |
Ama onların şehirden çıkıp bizi bulmaya gelecekleri gün için hazırlık yapmalıyız. | Open Subtitles | لكن يجب أن نستعد لليوم الذي سوف يخرجون فيه من مخبأهم عندما يأتوا لملاحقتنا |
Aslında, bunu yapmayı çok isterim, çünkü şu anda, geçirdiğim şu berbat günü birşekilde unutmam gerekiyor. | Open Subtitles | في الواقع ، أود القيام بذلك لأن في هذا الوقت ، سيكون إلهاء رائع لليوم الذي قضيته |
Yıllardır, fakirlik düzeyine ineceğim günü bekliyordum. | Open Subtitles | طمحت لسنوات لليوم الذي أصل فيه لخط الفقر |
Her şeyin hazır olmasını istiyorum ki seçim günü geldiğinde orada ilk ben olayım. | Open Subtitles | أريد كل شيء على أهبة الإستعداد لليوم الذي سيخسرون فيه التصويت حتى تكون لي الصدارة |
Ben sadece yeni bir tarz denemek için sevdiğim adamın öldüğünü öğrendiğim günü seçmiş olmandan dolayı hayrete düşmüş durumdayım. | Open Subtitles | أنا فقط مندهشة أنه حتى أنت ستختارين اليوم التالي لليوم الذي عرفت فيه أن الرجل الذي أحببته ميت لتجربي موضة جديدة |
Senin Dünya'ya düştüğün günü hatırlatması için burada tutuyoruz. | Open Subtitles | أبقيناها هنا كتذكير لليوم الذي وصلتِ للأرض. |
Onların sırlarını silah gibi topladı, bir gün kaçmak için ve... | Open Subtitles | جمعت الاسلحة انها تحبّ أسرارهم لليوم الذي ستهرب فيه " -- |
Sanki büyük günden sonraki büyük güne hazır gibiyim. | Open Subtitles | انا نوعا ما مستعد لليوم الذي بعد اليوم الكبير |
Resifi yönetecekleri güne hazırlamak. | Open Subtitles | آسف - لا بأس - لليوم الذي يديرون فيه الشعبة المرجانية |
Gerçek bir kadın olmak için para biriktiriyorum. | Open Subtitles | لأجمع المال لليوم الذي سأكون به إمرأة حقيقية |