O Çinli çocuk, bir haftalığına bende kalıyor. Hepsi bu. | Open Subtitles | هذا ولد صيني سوف يبقى لمده اسبوع هذا كل شئ |
Bay Carey burada bir haftalığına kontrol altında kalmalı. | Open Subtitles | مستر كارى سوف يبقى هنا تحت الملاحظه لمده اسبوع |
Ben alırım. Nerdeyse bir haftalığına izcilik yapmıştım. | Open Subtitles | انا ساعمل هذا,لقد عملت كشافا في الطفوله لمده اسبوع |
Hepsinden iyisi yılda Bir hafta, hastaneden çıkıp buraya gidebileceksin. | Open Subtitles | اما الافضل من كل هذا فسيكون باستطاعتك مغادره المستشفى لمده اسبوع كل عام لتذهب الى هناك |
Tahtanın üzerinde en az Bir hafta yatman gerekirdi. | Open Subtitles | يجب عليك ان تنامي على لوح خشبي لمده اسبوع على الاقل |
Kod kahverengi için hazırlanın kıçımla HKM'ye yağ çekerken Bir hafta boyunca federal bürokratlarla uğraşacağım. | Open Subtitles | اين يزحف مركز السيطره على الامراض في قولوني ساتبرز البيروقراطيه الاتحاديه لمده اسبوع |
Çaresizlik her zaman kazanç sağlar Bir hafta boyunca dışarıda tutun. | Open Subtitles | اليأس دائما ما يكون مربحا تحمل لمده اسبوع |
Sayın Başkan, Savunma Bakanı Beekman, siz ülkeye dönmesini emredene kadar bir haftalığına Katar'a gitti. | Open Subtitles | السيد الرئيس ووزير الدفاع فى قطر لمده اسبوع ان لم ترشدة للوطن قريبا |
- Gelirken yol boyunca bir haftalığına kalmayı ve tüm tanıdıklarıma hediye almayı düşünüyordum. | Open Subtitles | - منذ اتيت طول الطّريق... افكر بالبقاء لمده اسبوع سأشترى هدايا لكل من اعرفهم |
Bir hafta kaçırdım ve ortaya Ross diye biri çıkmış. | Open Subtitles | ,تغيبت لمده اسبوع هناك من ظهر اسمه روس؟ انه فتي جيد |
Aslında ailesiyle kalacağız, Ama buna kafayı yemeden en çok Bir hafta dayanabilirim. | Open Subtitles | كنا سنبقى مع والديه ، كنت سأتحمل هذا لمده اسبوع قبل ان تخرج عينى |
Bir hafta boyunca eve kapatıldım sırf onun yüzünden.. | Open Subtitles | بسببه تم حبسى بالمنزل لمده اسبوع |