Genel olarak, güzel şehrimizin huzurunu bozmak. O yüzden mi üç denizciyi ve kızlarını bir veda öpücüksüz ayırdınız? | Open Subtitles | وعموماً ، تكدير السلم العام لمدينتنا الجميلة |
Güzel New York şehrimizin güzel manzaralarını görmek istedi. | Open Subtitles | أراد رؤية المعالم الجميلة لمدينتنا الجميلة نيويورك |
Bir çizgi film maymunu şehrimize uyuşturucu mu getiriyor yani? | Open Subtitles | هل تقترح بأن هذا القرد الكارتوني يجلب المخدرات لمدينتنا |
Şehrimiz için alışılmadık oranda çok. | Open Subtitles | نعم أن ذلك مرتفع للغاية بالنسبة لمدينتنا |
Kasabamıza barışı, Shellbyville'e de daha az yol kavga raporları getirdi. | Open Subtitles | لقد جلبت السلام لمدينتنا وازالت الحقد من شابيفيل |
Son günlerde şehrimizde meydana gelen tahribatla ilgili aradım. | Open Subtitles | أتصل بك بخصوص التدمير لمدينتنا |
Ama siz şehrimizdeki gece gezinize devam edebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك متابعة جولتك السياحية الليلية لمدينتنا |
Signore e signori,(bayanlar ve baylar) Bu Sevalio için gerçekten de çok büyük bir gün. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي. إنه بحق يوم تاريخي لمدينتنا |
...Dünyanın dört bir yanından gelen ünlü sanatcıların burada olmasından onur duyduğumuz için minnettarlığımızı şehrimizin bu anahtarlarını vererek gösteriyoruz, anahtarları Doğu Alman Bayan Olimpiyat Takımı takdim edecek. | Open Subtitles | ,من جميع أنحاء العالم كضيوفنا نود أن نعبر عن أمتنانا بعرض هذه المفاتيح لمدينتنا ,لكم |
Adil şehrimizin sunabileceği en müthiş görselliği sunuyor. | Open Subtitles | إنه أكثر المناظر الطبيعية المذهلة، التي يمكن لمدينتنا العادلة أن تقدمه |
Bu bizim şehrimizin, sizin şehrinizi fena halde benzetmesine izin veriyor. | TED | إنها تسمح لمدينتنا بالتفوق على مدينتك. |
şehrimizin fakir, hastalıklı bir kısmı bir zamanlar çok değerli olan bu mahallelerin enkazına sıkışıp kalmış. | Open Subtitles | الفقير ، والمريض ، الطبقات الكادحة ...لمدينتنا مُحاصَرة في أطلال أحياءٍ كانت فيما مضى ...قيّمةً جدا |
Yani bu Noel Baba'nın şehrimize dağıttığı tek şey suç. | Open Subtitles | إذن، كل ما يوصله هؤلاء القديسون لمدينتنا هو الجريمة |
Bir kilise grubu şehrimize 200 Arap mülteci getirdi ve biraz daha getirmek istediklerini söylüyorlar. | Open Subtitles | محموعة من الكنيسة جاءت ب 200 لاجئ عربي لمدينتنا ، و الآن أنهم يقولون أنهم يريدون أن يأتو بالمزيد |
Bu Tayland'daki ilk üniversitenin, yüzüncü yılını kutlamak için bir alanı şehrimize park olarak verdiği, büyük, cesur girişimiydi. | TED | تلك كانت مهمة جريئة وكبيرة للجامعة الأولى في تايلاند. للاحتفال بمرور مئة عام على تأسيسها بتخصيص هذه القطعة من الأرض لتكون حديقة عامة لمدينتنا. |
İşte tek sağ kalan kişi de burada. Şehrimiz için ne kadar da kötü bir gün. | Open Subtitles | ها هنا ناجينا الأوحد يا له من يوم حزين لمدينتنا |
Whoa. Kasabamıza ne olmuş baksanıza. | Open Subtitles | يا للهول، انظروا ما حدث لمدينتنا |
Düşmanlarımız tarafından en çok nefret edilen ve zulme uğrayan biri olarak, kendimi onların ellerine teslim ederek, şehrimizde ki huzuru yeniden sağlayabilirim. | Open Subtitles | -كوّني أكثر شخصًا مكروهًا ومضطهدًا من أعدائنا ربما، بجعل نفسي في متناولهم، أخلق بذلك وسيلة لاستعادة السلام لمدينتنا |
Tıpkı şehrimizdeki gözü dönmüş çeteleri dize getirdiğim gibi. | Open Subtitles | تمامًا كما روضت الغوغاء الذين سببوا الفساد لمدينتنا |
Şey, Signor Fabrizi, bu Sevalio için büyük bir onurdur, büyük bir onur. | Open Subtitles | إنه لشرف كبير لمدينتنا يا سيد فابريزي |
Havlu Kasabamızın kabusu olmaya başlamıştı. | Open Subtitles | أصبح تولي كابوس لمدينتنا |