Bakın, devriyeler, bu kaçağı bulmak için yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | انظروا أيها الجنود , احتاج لمساعدتكم في مطاردتي لهذا الهارب |
Kaybolmakta olan tarihe sahip çıkmak için sizin yardımınıza ihtiyacımız var. | TED | نحن بحاجة لمساعدتكم لاستعادة التاريخ الذي يتم فقدانه. |
Elçiliğin her şeyi öğrenme konusunda Yardımına hızlıca geleceğine inanıyorum. | Open Subtitles | وأعتقد أن السفارة ستأتي بسرعة لمساعدتكم على معرفة كل شيء |
Yetkililer bu korkutucu davada sizlerin Yardımına güveniyor. | Open Subtitles | انهم مازالوا بحاجه لمساعدتكم فى هذه القضيه المخيفه |
- Gitmeden önce... yapmam gereken son bir şey var, ve Yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | -قبل أن تذهبوا هناك شئ آخر يجب أن أفعلة. وأنا بحاجة لمساعدتكم. |
Kaybolmuş gibi bir haliniz var, size yardımcı olayım dedim. | Open Subtitles | رايت انكم نوعا ما تائهون. واعتقدت ان علي الحضور لمساعدتكم |
O zaman yardım ederim. Hadi ama çocuklar, Yardımınız gerekiyor. | Open Subtitles | ـ سأكون سعيداً بتقديم المساعدة حينها ـ كلا، بحقكم يا رفاق، إنّي بحاجة لمساعدتكم |
Biliyorum, elimizden geldiğince yardım etmek için buradayız. Sorumlu benim. Sorumlunun o olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لا أفهمك ونحن هنا لمساعدتكم بكل ما يمكننا من الآن أنا المسؤولة |
Yardımlarınız için teşekkürler. | Open Subtitles | سآخذها لترتاح ثم نعود للرقصة الأخيرة شكرا لمساعدتكم |
Bulamıyorum millet. yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | لا يمكنني إيجادها يا رفاق أنا بحاجة لمساعدتكم |
Gerçeğe inanmazdınız, bu besbelli ve gerçekten sizin yardımınıza ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لم تكونوا لتصدقوا الحقيقة, كما هو واضح, وكنت أحتاج لمساعدتكم حتى اليأس. |
Lakin başarılı olabilmek için sizin yardımınıza ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | ولكن أنا بحاجة لمساعدتكم من أجل تحقيق النجاح |
Beni henüz iyi tanımadığınızı biliyorum ama... yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا أعرف أنكم لا تعرفوني بشكل جيد بعد و لكنني بحاجة لمساعدتكم |
Çocuklar, dışarıda sizin yardımınıza ihtiyaç duyan koca bir dünya var. | Open Subtitles | شباب, يوجد عالم كبير بالخارج يحتاج لمساعدتكم |
Tıbbi yardım ekipleri şu an buraya geldi. Şimdi senin Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | المساعدات الطبية وصلت للتو سنحتاج حقاً لمساعدتكم الآن |
Bizlerden biri olmak istedin. Yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أرادوا أن يكون ولكن مع الأولاد الآن نحن بحاجة لمساعدتكم. |
Yardımına ihtiyacım var Chip, bana yardım eder misin? | Open Subtitles | أنا بحاجة لمساعدتكم ، سوف يمكنك مساعدتي ؟ |
Asıl senin Yardımın için, teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لمساعدتكم أنتم في الواقع |
Tuşların üzerine size yardımcı olabilecek küçük bir çizelge yaptım. | Open Subtitles | لقد وضعت هذه الملصقات فوق لوحة المفاتيح لمساعدتكم حسناً ممتاز |
Sonrasını ben hallederim. Oğlum orada bir yerde. Yardımınız lazım. | Open Subtitles | سوف نتحدث عن هذا فيما بعد إن ابني هناك و نحن بحاجة لمساعدتكم |
yardım etmek için gereken herşeyi yaparız. Herşeyi. | Open Subtitles | اي شي مكننا فعله لمساعدتكم سنفعله ,اي شئ |
- Para istiyorsan Yardımlarınız için cömert bir ödeme yapacaktır. | Open Subtitles | ـ لم يسمع بهِ ـ إذا كنتم تريدون المال فهو سيدفع لكم بسخاء لمساعدتكم |
Size şu minik hapları satmanızda yardım etmeye geldim, artık ne haplarıysa. | Open Subtitles | لقد جئت لمساعدتكم فى بيع هذه الحبوب الصغيرة مهما كانت سيئة |
Acil yardım çağrınıza karşılık olarak yardıma hazır durumda bekliyoruz. | Open Subtitles | إننا نستجيب لنداء الإغاثة وجاهزون لمساعدتكم |
Yai sana yardım için 3 kadın verecek. | Open Subtitles | ياي سوف يأخذ ثلاث نساء لمساعدتكم فى بناء الطوف |
Polis sizden en ufak bir bilginiz dahi olsa, Yardımınızı bekliyor... | Open Subtitles | الشرطه تحتاج لمساعدتكم باي معلومات لديكم |