Teşekkür ederim. Bana yardım ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لكِ على هذا، أشكركِ لمساعدتي في الأمر |
İşi almama yardım ettiğin için teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | لم أستطع النوم، وأردت أن أشكرِك لمساعدتي في الحصول على العمل نعم، بالطبع |
O zaman sanırım, Tweet'in video'su ile ilgili bana yardım edecek başkasını bulmam gerekecek o zaman. | Open Subtitles | إذن أظن أن علي إيجاد شخص آخر لمساعدتي في فيديو تويتس |
Şimdi bana hipersürücüyü tekrar çalıştırmak için yardım edecek birkaç tane teknisyen yollamanı istiyorum. | Open Subtitles | الآن، أريدك أن ترسل لي اثنين من الفنيين لمساعدتي في إصلاح الدفع الفائق |
Biliyorum, bu yüzden o kadar eğlenmeme yardımcı olduğun için teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أعلم,لهذا أردت أن أشكرك لمساعدتي في الحصول على الكثير من المتعه |
Son tekme konusunda yardımcı olduğun için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | بالمناسبة شكرًا لكِ لمساعدتي في الحركة الأخيرة |
Evi yerleştirmeme yardım etmek için geldi. | Open Subtitles | جائت من السفر لتوها لمساعدتي في فرش البيت |
Senin FBI aklının bana bu listeyi daraltma konusunda yardım etmesini bekliyordum. | Open Subtitles | كنتُ أنتظرُ عقلكِ الفيديراليّ لمساعدتي في تضييق القائمة. |
(Gülüşmeler) Harika olan şeylerden biri de, Podium'u bugüne hazırlanmada yardımcı olması için kullandım ve çok işe yaradı. | TED | (ضحك) وأحد أروع الأشياء هو أنني استعملت تطبيق المنصة لمساعدتي في التحضير لهذا اليوم، وقد كان ذلك مساعدًا جدًا. |
- Ne? Uyuyamadım, ve sana işe alınmamda yardım ettiğin için teşekkür etmek istedim | Open Subtitles | لم أستطع النوم، وأردت أن أشكرِك لمساعدتي في الحصول على العمل |
Nick, şu son birkaç gün bana yardım ettiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | نيك.. شكراً جزيلاً لمساعدتي في الأيام الماضية |
Bu çukuru kazmama yardım ettiğin için teşekkürler,Bay Moltisanti. | Open Subtitles | شكراً لمساعدتي في حفر هذه الحفرة سيد مونتوسانتي شخصية في أحد المسلسلات |
Ben, onu kurtarmama yardım ettiğin için teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أردت فقط أن، أقول شكرا لمساعدتي في انقاذ حياتها |
Duvarı yapmama yardım edecek birkaç Meksikalı bulmalıyım. | Open Subtitles | أنا بحاجة لإيجاد بعض المكسيكين لمساعدتي في بناء هذا الحائط |
Bu dosyayı çözmeme yardım edecek bir şey arıyorum. | Open Subtitles | في محاولة للعثور على شيء لمساعدتي في حل هذه القضية |
Elbisemi seçmeme yardımcı olduğun için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراٌ لمساعدتي في اختيار الثوب |
Ve ben de sana veriyorum benimkiyle uğraşmamda yardımcı olduğun için. | Open Subtitles | ... وأنا أعطيهم لك لمساعدتي في التعامل مع ما حدث |
Gidip üzerimi değiştireceğim. Gelip bana yardım et lütfen. | Open Subtitles | سأبدل ثيابي تعالي لمساعدتي في الخارج، اتفقنا؟ |
Televizyon kanalında harika bir işin var ve benim karışık aşk hayatıma yardım etmek için vakit bulabiliyorsun. | Open Subtitles | أنت تملكين ذلك العمل الرائع في التلفزيون و لا زلت تملكين الوقت لمساعدتي في حياتي العاطفية البائسة |