dokunduğun, elini sürdüğün her şeyi saklıyorum... ta bebekliğinden beri. | Open Subtitles | أنا أحتفظ بكل شيئ لمستيه منذ أن كنتِ صغيرة |
dokunduğun, elini sürdüğün her şeyi saklıyorum... ta bebekliğinden beri. | Open Subtitles | أنا أحتفظ بكل شيئ لمستيه منذ أن كنتِ صغيرة |
dokunduğun her şeye kadınsı bir büyü katıyorsun. | Open Subtitles | أرى أنكِ جلبتي سحرِكِ الإنثوي لكل شيء لمستيه |
- Evet, öyle. Buna her dokunduğunda, etrafta bir mesafe oluşuyor. | Open Subtitles | نعم أنه كذالك كلما لمستيه تفقدينني اعمالي |
Rozete dokunduğunda bir şeyler gördün öyle değil mi? | Open Subtitles | إنّكِ رأيتِ شيئاً، أليس كذلك عندما لمستيه. |
Bu dokunduğun her şeyden temizdir. | Open Subtitles | هذا انظف أكثر مما لمستيه من قبل |