Ama şirket arabasının anahtarlarına ihtiyacım var. | Open Subtitles | لكني بحاجه لمفاتيح سيارة الشركة |
Son raporlar, NSA'in şifre anahtarlarına erişimi olduğunu ve bilişim şirketlerine şifreleme protokollerine arka kapı erişimi için para ödediğini ortaya çıkarmıştır. | Open Subtitles | تقارير مؤخرًا كشفت أن الـ"إن إس أي" لديها إمكانية وصول لمفاتيح تشفير، ودفعت لشركات تقنية كي تمنحهم أبوابًا خلفية لبروتوكولات التشفير. |
Colin'in anahtarlarına her zaman ulaşabiliyordun. | Open Subtitles | (كان لديك الصلاحية للوصول لمفاتيح (كولن |
- Hummer'ın anahtarlarını istiyorum. | Open Subtitles | احتاج لمفاتيح الهامر |
Grace, bana, zihinsel olarak minibüsün anahtarlarını nereye sakladığını söylüyor. | Open Subtitles | تقوم (غرايس) بإخباري ذهنياً عن مكان إخفائها لمفاتيح الشاحنة |
- Arabanın anahtarlarını ver. | Open Subtitles | احتج لمفاتيح سيارتكٍ |
Arabanın anahtarlarını al. | Open Subtitles | تشغيل لمفاتيح السيارة. |