Sorguda isim veren biri olmak istemedim. | Open Subtitles | لمْ أرد أنْ أكون الرجل الذي يبوح باسم أثناء الاستجواب |
Ama ön cephedeki yaralıların geldiğini gördüğüm anda ölmek istemedim. | Open Subtitles | لكنْ حين رأيت الجرحى العائدين مِن الخطوط الأماميّة... لمْ أرد أنْ أموت |
Nikki'nin bu tür bir cinsel tavırla ilgilendiğimi düşünmesini istemedim çünkü hayatımda böyle bir şey yapmadım, tamam mı? | Open Subtitles | لمْ أرد أنْ تظنّني (نيكي) مشتركاً بذلك السلوك الجنسيّ، لأنّي لمْ أفعل أمراً كهذا قطّ، مفهوم؟ |
Çünkü hayal kırıklığına uğramanı istemedim. | Open Subtitles | لأنّي لمْ أرد أنْ أخيّب ظنّك |
Her şeyi yoluna koyup Anna'yı kurtarana kadar kimsenin bilmesini istemedim. | Open Subtitles | لمْ أرد أنْ يعرف أحد إلى أنْ أتمكّن مِنْ تصويب الأمور وإنقاذ (آنا) |
Bırak herkesi peşinde sürüklemesini, Emma'nın da bunu yapmasını istemedim. | Open Subtitles | لمْ أرد أنْ تقوم (إيمّا) بهذا ناهيك عن إحضار الجميع معها -اتّخذنا خياراتنا بأنفسنا |