daha önce hiç böyle bir işe kalkışmamış biri için müthiş ukalasın. | Open Subtitles | بالنسبة لرجل لمْ يسبق أن قام بمثل هذا الشيء، فإنّك مغرور بشدّة. |
daha önce hiç boş zamanım olmamıştı. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن كان لديّ مثل هذا الوقت الفارغ من قبل. |
daha önce hiç kır faresi üzerinde çalışmamıştım ve etini soymak için onu buraya getirdim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن فحصتُ واحدة من قبل، لذا فإنّي جلبتُها لإزالة اللحم. |
daha önce hiç FBI'la görüşmemiştim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن تمّت مُقابلتي من قبل المباحث الفيدراليّة. |
Sonunda, evliliğimin nasıl olduğunu anlayabildim, bir şekilde seninle konuşabildim daha önce hiç kimseyle konuşamadığım şekilde. | Open Subtitles | وتمكّنتُ في الأخير من فهم زواجي، وكنتُ قادرة على التحدث معكِ بطريقة لمْ يسبق أن تحدّثتُ بها إلى أيّ شخص مِن قبل. |
daha önce hiç polis tarafından sorgulanmamıştım. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن تمّ إستجواب من قِبل شرطة مِن قبل. |
Çünkü daha önce hiç ofisime gelip tutuklamalarımı sorgulamamıştın. | Open Subtitles | لأنّه لمْ يسبق أن أتيت إلى مكتبي وشكّكت في إعتقالاتي من قبل. |
daha önce hiç kir faresi üzerinde çalismamistim ve etini soymak için onu buraya getirdim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن فحصتُ واحدة من قبل، لذا فإنّي جلبتُها لإزالة اللحم. |
Onu daha önce hiç görmemiştim ama ona karşı çok kızgın gözüküyordu. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن رأيتُه من قبل، لكنّه بدا غاضباً جداً منها. |
Bakın size söyledim. Bunu daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | اسمعا، لقد قلتُ لكما، لمْ يسبق أن رأيتُ هذا قط. |
Üzgünüm dedektif ama bu kadını daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | آسف أيّتها المُحققة، لكن لمْ يسبق أن رأيتُ هذه المرأة من قبل في حياتي. |
Bu kadını hayatımda boyunca daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن رأيتُ هذه المرأة من قبل في حياتي. |
Bu adamı hayatımda daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن رأيتُ هذا الرجل من قبل في حياتي. |
daha önce hiç görmediğim bir kendini imha mekanizması. | Open Subtitles | آلية تدمير ذاتي من نوعٍ ما لمْ يسبق أن رأيتها. |
daha önce hiç kimse yapmamıştı. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن فعل أحد ذلك لأجلي من قبل. |
Bu mu? daha önce hiç görmedim bunu. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن رأيتُ تلك في حياتي. |
daha önce hiç sarhoşken limuzin istememiştim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن طلبتُ سيّارة ليموزين وأنا ثملة من قبل، لكن... |
daha önce hiç görmemiştim. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن رأيتُ واحدة من قبل. |
İkimiz daha önce hiç tanışmadık, ta ki bugüne dek. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن تقابلنا قبل هذا اليوم. |
Bunu daha önce hiç görmemiştim... kaplaması. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن رأيتُ ذلك من قبل... البطانة. |