ويكيبيديا

    "لم أعتد على" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • alışık değilim
        
    • alışkın değilim
        
    Ben de sevişmenin ortasında benden birden uzaklaşan erkeklere alışık değilim. Open Subtitles حسناً ، لم أعتد على أن يتوقف الرجال في منتص المداعبه
    Bu kadar geç saatte yolu arabalarla paylaşmaya pek alışık değilim de. Open Subtitles لم أعتد على رؤية السيّارات على هذا الطريق في هذا الوقت المتأخّر.
    İnsanların beni öldürmeye çalışmasına alışık değilim. Open Subtitles انا لم أعتد على الناس الذين يحاولون قتلى
    Biliyorum. Sadece korumam gereken birini kaybetmeye alışık değilim. Open Subtitles أعلم، ولكني لم أعتد على خسارة بريء من المفترض أن نقوم بحمايته
    Böyle insan gibi görünen cesetlere alışkın değilim. Open Subtitles لم أعتد على رؤية جسد كاملاً يبدو كثيراً كأنه بشر
    Seks hayatım hakkında sorguya çekilmeye alışık değilim biliyor musun? Open Subtitles أتعلمين ، لم أعتد على الإجبار بالرغبة الجنسيه
    Normal bir ilişki düzenine pek alışık değilim. Open Subtitles .. اعني، أنا لم أعتد على مسألة العلاقة الطبيعية
    Özür dilemeye alışık değilim burada çikolata var. Open Subtitles .. لم أعتد على الإعتذار ولكن هاكِ بعضاً من الشيكولاتة لم أمسّ أيّ طعام به كربوهيدرات منذ عام 1985، ولكن، شكراً لكِ
    Özür dilemeye alışık değilim burada çikolata var. Open Subtitles .. لم أعتد على الإعتذار ولكن هاكِ بعضاً من الشيكولاتة
    İşten eve yanımda biriyle dönmeye alışık değilim, tamam mı? Open Subtitles لم أعتد على الرجوع في السيارة إلى البيت مع أحد ، اتفقنا؟
    Soyulmaya alışık değilim. Open Subtitles لم أعتد على أن أتعرض للاعتداء.
    Ben sadece birisinin buraya gelmesine alışık değilim. Open Subtitles إنني فقط... لم أعتد على إدخال أي شخص هنا...
    Bu kurallara alışık değilim. Open Subtitles لم أعتد على كل هذه القواعد والمواصفات.
    BE-Ben, sadece alışık değilim... Open Subtitles ..أنا، أنا فقط لم أعتد على استخدام
    Özür dilenmesine alışık değilim. Open Subtitles شكراً، لم أعتد على تلقي اعتذارات
    Beklemeye alışık değilim. Open Subtitles لم أعتد على الإنتظار
    Dil becerimin böyle eleştirilmesine pek alışık değilim, tamam mı? Open Subtitles لم أعتد على التعرض لنقد كهذا
    Ona Jack demeye alışık değilim. Open Subtitles أنا لم أعتد على دعوته جاك
    Ben de dilemeye alışık değilim. Open Subtitles لم أعتد على تقديمها
    Sıcak şaraba alışık değilim ya. Open Subtitles لم أعتد على هذا النبيذ
    - Herkesin önünde yapmaya alışkın değilim. Open Subtitles لم أعتد على أن أقوم بعملية أمام هذا العدد من المتفرجين.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد