Ancak artık ihtiyacım yok. Artık suçlu olduğunu. | Open Subtitles | ولكنني لم أعد بحاجة لهذا الآن، أنا أقر بذنبه |
Onu gözetlemene artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لم أعد بحاجة إلى مراقبتك لها بعد الآن |
Sonuçta onlara artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | بالرغم من ذلك أنا لم أعد بحاجة لهم |
Hepsi senin. Ona ihtiyacım yok artık, hem benim dolabımın üzerine gerçekten uymayacak. | Open Subtitles | كله من أجلك، لم أعد بحاجة إليه وحقاً لن يلائم خزانتي |
Eskiden olduğu gibi ona ihtiyacım yok artık... | Open Subtitles | ...لم أعد بحاجة إليه كما كنت |
Kız ve erkek kardeşleriyle beraber katıldığı makalesinin adı "Anne ve Babama Neden Artık İhtiyacım Yok" | Open Subtitles | حيث انضم إليه إخوته لمقالته بعنوان " لمَ لم أعد بحاجة إلى أمي وأبي". |
Ama artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لكني لم أعد بحاجة إلى ذلك |
Al bunu. artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | . خذيها , لم أعد بحاجة إليها |
artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لم أعد بحاجة إليها بعد الآن |
Artık telefonum yok. Çünkü artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | ليس معي هاتفي لم أعد بحاجة له |
artık ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لم أعد بحاجة إليها. |
Üzülerek söylüyorum, Judy, senin ütopik sürtük sarayına artık ihtiyacım yok ama misafirperverliğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | من المُحزن يا (جودي) أنني لم أعد بحاجة لقصر الدعارة الخاص بكِ، ولكنّي أشكركِ على حُسن ضيافتكِ. |