Anlaşmayı o pislik için kabul etmedim. Eşim için kabul ettim. | Open Subtitles | لم أقبل الصفقة من أجل ذلك النذل، قبلتها من أجل زوجتي |
Dinim dışında, hiçbir zaman kadın olduğum için dışlanmayı kabul etmedim. | TED | لم أقبل إطلاقًا بأن يتم استثنائي بسبب كوني امرأة، ماعدا ما يمليه على ديني. |
İnanmayabilirsin ama bu işi seninle yatmak için kabul etmedim. | Open Subtitles | صدق ولا لم أقبل لكى أنام معك فى الفراش قبلتها لسبب |
Hayır, mesele bu değil. Mesele bunu kabul etmezsem babanın ne düşüneceği. | Open Subtitles | "لا ، ليس هذا ما يهم و إنما مايظنه والداك إن لم أقبل" |
kabul etmezsem, burada mı kalmak zorundayım? Evet. | Open Subtitles | لكن إن لم أقبل فعليّ البقاء هنا؟ |
- Gergindim, kimseyi öpmemiştim. | Open Subtitles | كنت متوتراً.. لم أقبل أية واحدة أبداً. |
Yanlış duymuşsun, çünkü borç vermeye çalıştı, ama ben almadım. | Open Subtitles | حسناً، إنّك سمعت خطئاً، لأنه حاول أن يقرضني لكني لم أقبل. |
Liseden beri bir kasiyerle öpüşmemiştim. | Open Subtitles | لم أقبل فتاة صندوق منذ الثانوية |
Ben üniversiteye başlayana kadar bir erkeği öpmedim bile. | Open Subtitles | أنا لم أقبل فتى حتى الجامعة كانوا يخافون من أبي |
Yeni bir hasta kabul etmediğim için sıkıcı bir konuşma olmalı. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن مريضك الجديد لا بد أنها محادثة مملة نظراً لأنني لم أقبل مريضاً جديداً |
Anlaşmayı kabul etmedim. - Etmeyeceğimi söylemiştim. | Open Subtitles | بالطبع لا لم أقبل بالعرض أخبرتكِ أنني لن أفعل |
İşi daha kabul etmedim. | Open Subtitles | حسناً أنا لم أقبل الوظيفة للأن |
İşte bu yüzden kahveyi kabul etmedim. | Open Subtitles | لهذا السبب لم أقبل دعوت القهوة منك |
Bu işi göz ardı edileceği için kabul etmedim. | Open Subtitles | أنا لم أقبل بهذه الوظيفة حتى يتم تجاهلي |
Ben kabul etmedim, o da başka bir yolunu bulacağını söyledi. | Open Subtitles | لم أقبل بذلك , فقال أنه سيجد طريقة أخرى |
Bu ayrıcalığı hiç kabul etmedim. | Open Subtitles | لم أقبل أبداً هذا الامتياز. |
kabul etmezsem ne olacak? | Open Subtitles | وماذا سيحدث إذا لم أقبل ؟ |
Ve davetini kabul etmezsem? | Open Subtitles | وإن لم أقبل الدعوة؟ |
Ve davetini kabul etmezsem? | Open Subtitles | وإن لم أقبل الدعوة؟ |
Hiç bu kadar masum ve saf dudaklar öpmemiştim... | Open Subtitles | لم أقبل أبدا شفاه بريئة و طاهرة |
Daha önce Pete'den başka kimseyi öpmemiştim. | Open Subtitles | أنا لم أقبل أحد من قبل غير بيت |
Yanlış duymuşsun, çünkü borç vermeye çalıştı, ama ben almadım. | Open Subtitles | حسناً، إنّك سمعت خطئاً، لأنه حاول .أن يقرضني لكني لم أقبل |
Yanlış duymuşsun, çünkü borç vermeye çalıştı, ama ben almadım. | Open Subtitles | حسناً، إنّك سمعت خطئاً، لأنه حاول أن يقرضني لكني لم أقبل. |
...Tal'dan başka kimseyle öpüşmemiştim. | Open Subtitles | - لم أقبل أحدا حتى هذه الليلة |
Ben daha hiçbir kızı öpmedim bile. | Open Subtitles | أنا لم أقبل فتاة من قبل |
Temmuzdaki o uğursuz iki olaydan kurtulup hayatlarımıza devam etmemiz gerektiği açıklamalarını kabul etmediğim için şehri ikiye böldüğüm söylendi. | Open Subtitles | تقولون أنني قمت بتقسيم المدينة ،لأني لم أقبل بتفسيركم وهذا أمرٌ لا يمكننا المضي قدماً وتركه |