Ah, oldukça iyi bir şirketti ama orada bir gelecek göremedim. | Open Subtitles | لقد كانت شركة جيدة لكني لم أكن أرى مستقبلي هناك |
Sana o kadar odaklandım ki onu senden uzaklaştırmanın gereksiz olduğunu göremedim. | Open Subtitles | كنت مركزة جدا على لك، لم أكن أرى أن تحصل على بعيدا من لها غير ضروري. |
Acımı dindirdin. Ama gerçek seni göremedim. | Open Subtitles | أخذت ألمي بعيداً لكن لم أكن أرى ما كنت |
Evet, ben de çok korktuğumu sanıyordum çünkü göremiyordum. | Open Subtitles | لقد كنت في الواقع خائفة جداً لأنني لم أكن أرى الأمور بشكل جيد |
Kendimi popüler basında göremiyordum. | TED | لم أكن أرى نفسي في الصحافة الشعبية. |
Manşette sizin isminizi göremedim. | Open Subtitles | لم أكن أرى اسمك على الخط الثانوي. |
Onu çok fazla göremedim. | Open Subtitles | لم أكن أرى الكثير منه. |
Bunun olacağını neden göremedim ki... | Open Subtitles | لماذا لم أكن أرى أن المقبلة ... |
Onları gözaltına almak için bir neden göremedim. | Open Subtitles | لم أكن أرى انه ضرورة لـ حجزهم |
Belirtileri göremedim. | Open Subtitles | لم أكن أرى علامات. |
Karanlıktı, yüzünü göremedim. | Open Subtitles | كان مظلما، لم أكن أرى وجهها. |
Adamın yüzünü göremedim. | Open Subtitles | لم أكن أرى وجهه. |
Bir adım önümü göremiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أرى لمسافة قدم أمامى بالسيارة ثم فجأة... |
Başka çıkış yolu göremiyordum. | Open Subtitles | و لم أكن أرى أي طريق للخروج |
Hiçbir şey göremiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أرى بشكل جيد. |
Çünkü yeni Quinn'i göremiyordum. | Open Subtitles | لأني لم أكن أرى (كوين) الجديدة. |