Onun bir çeşit hayalet olduğunu biliyordum ama umurumda değildi. | Open Subtitles | ..كنت اعلم أنه شبح أو شيئًا كهذا, لكن لم أهتم |
Ben, ne yaptığımı bilmiyordum ama umurumda değildi. | Open Subtitles | لم أكن أعلم ماذا كنت أستخدم لكنني لم أهتم |
Yanlış anlamayın beni. İşi nasıl aldığım umurumda değil. | Open Subtitles | أعني، ولا تسيئي فهمي فأنا لم أهتم بكيف حصلتُ على العمل |
Ama işin aslı, bu sebepler umrumda değildi. | Open Subtitles | لكن الحقيقة, أنني لم أهتم حول أي شيء من تلك الأسباب |
Bana ne umursamadı. Sadece oğlum istedi. | Open Subtitles | لم أهتم لما حصل بي أردت إبني فقط |
- Sekreterlerini, sanatçılarını, fahişelerini artık onlara ne diyorsan gerçekten hiç umursamadım. | Open Subtitles | لم أهتم مطلقاً، بسكيرتيراتك و عارضاتك و عاهراتك أو أياً ما تسميهن |
ve işin doğrusu... o ölesiye kadar, asla gerçekten önemsemedim. | Open Subtitles | والحقيقة هي... . لم أهتم حقاً بهذا قبل أن تموت. |
Çocuk güzel rol yapmış, sana Dikkat etmedim. | Open Subtitles | حسنا ، الطفل كان لابأس به. لم أهتم بك كثيرا. |
- Beni yine yanlış anladın. Ben güce asla değer vermedim. | Open Subtitles | مرة أُخرى، أنت تُخطيء فهمي لم أهتم أبداً بالسلطة |
Bak, sana söyledim, Kadimlerin öğrettiklerine pek dikkat etmemiştim. | Open Subtitles | انظر ، لقد قلت لك ، أنا لم أهتم كثيرا بما كان الإنشنتس يدرسون لى |
Daha iki dakika önce yaşayıp yaşamaman umurumda bile değildi. | Open Subtitles | أعني، قبل دقيقتين لم أهتم إذا ما عشتِ أو مُتِ. |
Ayakkabı derisi tadındaydı, ama umurumda değildi, çünkü o yapmıştı. | Open Subtitles | طعمه كان مثل طعم جلد الحذاء لكن لم أهتم لأنها أعددته بنفسها |
Nasıl göründüğüm umurumda değildi. Nasıl baktığım ya da dediklerim de. | Open Subtitles | لم أهتم كيف بدا الأمر، ولم أهتم كيف بدوت أنا أو ماذا قلت |
Annemi bulmayı ilk istediğimde, başkaları umurumda değildi. | Open Subtitles | عندما أردت في المقام الاول ان أجد أمي لم أهتم بأي شخص آخر |
Nereye gittiğimizi bilmiyordum ve açıkçası umurumda değildi. | Open Subtitles | لم أكن أعلَم أين نحن ذاهبون، وصراحةً لم أهتم. |
Artık bana bakıp bakmamaları umurumda değildi. | Open Subtitles | لم أهتم بنظرات الناس كان عليّ التفكير |
Maskeler umurumda değildi. Mantarları takmak için uğraşıyordum. | Open Subtitles | لكن لم أهتم بالأقنعة بل ركزت على إرجاع |
Herkesin gelip yargılanmadan hakikatleri duyabileceği bir yer hayal ettim ve Eski veya Yeni Ahit'i okudunuz mu umurumda değil. | Open Subtitles | تخيلت مكانا حيث يمكن للجميع ان يأتوا ليسمعو الحقيقة دون أن يتم الحكم عليهم و لم أهتم ان كنت من أتباع |
O günden beri kendimi ve, minik köpeğimi doyurduğum sürece bana ne olduğu umurumda değil. | Open Subtitles | ...بعد ذلك أنا لم أهتم بما سيحدث طالما أستطيع اطعام نفسى أنا وكلبتى الصغيرة |
umrumda değildi çünkü uğraşman hoşuma gitmişti. | Open Subtitles | لكني لم أهتم لأنه كان من اللطف منك المحاولة. |
Beni fark etmemiş gibiydi. Ya da umursamadı. | Open Subtitles | لا تبدوا أنك لاحظتي لكنني لم أهتم أيضاً |
Bilirsiniz, Yahudileri, ibneleri ya da soktuğumun Eskimo'larını hiçbir zaman pek umursamadım ama ben böyle yetiştirildim. | Open Subtitles | لم أهتم مطلقاً باليهود أو الشواذ أ و حتي رجال الاسكيمو ولكن تلك هي طريقة تربيتي |
Ama orada olmamam gerektiğini önemsemedim. | Open Subtitles | ولكني لم أهتم إذا لم يَكُن من المفترض أن أكون هناك |
Hatırlamıyorum. Dikkat etmedim. | Open Subtitles | لا أتذكر لم أهتم بالأمر. |
Sana hiç değer vermedim! | Open Subtitles | أنا لم أهتم بك مطلقاً |
Gözüne çarpan bir davranışı oldu mu? Oh! Dürüst olmak gerekirse ona hiç dikkat etmemiştim. | Open Subtitles | ألاحظت اي شيء في سلوكه ؟ لم أهتم به كثيرا لألاحظه ، لاكون صادقاً |
Ama o anda görevi korumak umurumda bile değildi. | Open Subtitles | ولكن فى هذه اللحظة لم أهتم بإتمام مهمتى |
Annemle babamın beni beklediğini biliyordum, ama önemli değildi. Çok eğlenmiştik. | Open Subtitles | كنت أعرف أن أبواى سينتظران لكنى لم أهتم, كان لدينا وقت جيد جدا |