"لم ترتكب" - ترجمة من عربي إلى تركي

• yapmadın
• yapmadı
• işlemedin
• İşlenen suç
• işlemediğini
• işlenmediğini
• işlemediğinizi
• bir şey yapmadığınızı

Sen yanlış bir şey yapmadın. Sen bir polistin. Para da almamıştın.
لم ترتكب خطأ، كنت شرطياً شريفاً ولم تتقاضَ رشاوى

Belki işi sen yapmadın ama elin kanına bulaştı.
لا، لعلك لم ترتكب الجرم ولكن دمها على يديك

Annen yanlış bir şey yapmadı, ...doğru olanı yaptı.
أمكِ لم ترتكب أي جُرم لقد قامت بالفعل الصائب

Suç işlemedin ama sende çocuk kaçıran tipi var ben de seni sorgulamak için karakola götüreceğim.
أنت لم ترتكب جريمه لكنك تطايق موافات خاطف الطفل وأنا أخذك للاستجواب

İşlenen suç bana karşı işlenmedi. Karıma karşı da işlenmedi.
الإهانةُ المرتكبه, لم ترتكب في حقي ولم ترتكب في حق زوجتي

Suçu işlemediğini söylemen için bir fırsat veriyorum kullanmayacak mısın?
أقدّم لكَ فرصة لتقول أنّكَ لم ترتكب جريمة ألا تودّ قبول الفرصة؟

Cinayetlerin şekillerini tanımlayarak aynı katilce işlenip işlenmediğini değerlendiriyor.
إنه يعرف الأنماط في الجرائم ويساعد إن كانت ارتكبت أو لم ترتكب بواسطة الجاني نفسه

Cinayet işlemediğinizi biliyor olabiliriz ama hâlâ açıklanmamış bazı şeyler var.
ربما نعرف أنك لم ترتكب الجريمة لكن ثمة أمور لم تتضح حتى الآن

Yanlış bir şey yapmadığınızı biliyorum, ama başkaları bilmez.
، أعرف أنك لم ترتكب خطأ . و لكن الآخرين لا يعرفون هذا

Hayır, gerçekten affedilmeyecek bir şey yapmadın.
كلا ، أنت لم ترتكب خطأً لا يُغتفر

Yanlış bir şey yapmadın. Sadece onu kendi oyununda yendin.
لم ترتكب أي خطأ , تغلبت عليه في لعبته

Hiç hata yapmadın.
لم ترتكب أى خطأ

Sen zina yapmadın. Ben yaptım.
لم ترتكب الزنى، أنا فعلت

Sen kötü bir şey yapmadın ki.
انت لم ترتكب اى خطأ.

Neşelen biraz. Yanlış bir şey yapmadın.
انظر, ابتهج لم ترتكب أى خطأ

Ama o mâsum Jack. O yanlış bir şey yapmadı.
و لكنها بريئة يا جاك لم ترتكب أي خطأ

Bu bir iyilik değil. O suçu sen işlemedin.
هذا ليست خدمة لم ترتكب الجريمة

Tamam, işlem yapmamış olabilirsin ama yine de Federallere ağır suç işlemediğini anlatmakta zorlanırsın.
ربمالنتتاجربهذاولكن عليك أنتخبرالشرطة .. -أنك لم ترتكب جريمة

Ve Avukatım, Bayan Phillips bana hiçbir suçun işlenmediğini söyledi ben de olanlara çok şaşırdım, müfettiş.
ومحاميتي، السيدة (فيليبس) اشارت إليّ بأنه لم ترتكب أي جريمة لذا انا مرتبك قليلا مما نفعله الان حضرة المحقق

Bu testin cinayeti işlemediğinizi kanıtlamak için yapıldığını anlıyorsunuz değil mi?
تتفهّم أنّ هذا الإختبار للتأكيد فحسب على أنك لم ترتكب جريمة القتل؟

Eminim soruşturma sırasında sizin yanlış bir şey yapmadığınızı anlamışlardır.
- لا لست كذلك - حسنا ً، أنا واثقة من أنهم اكتشفوا خلال التحقيق بأنك لم ترتكب أي خطأ